Sentence examples of "birbirimiz için" in Turkish

<>
Sorun birbirimiz için kötü olmamız değil. Мы пагубны не друг для друга.
Yine de hemfikir olduğumuz bir şey varsa o da birbirimiz için ölü olduğumuz. В одной вещи мы оба согласны, что мы умерли друг для друга.
O zaman belki de biz birbirimiz için doğru seçimiz, ikimiz de takımın dışında bırakıldığımıza göre. Тогда, возможно, мы предназначены друг другу, потому что нас обоих выгнали из песочницы.
Birbirimiz için yaratılmışız mı? Созданы друг для друга.
Tamam, birbirimiz için burada olmalıyız ve şimdi Amber için buradayız. Мы должны поддерживать друг друга, и сейчас мы поддерживаем Эмбер.
Kadar biz birbirimiz için yapabileceğimiz yüzden vardır. Мы так много сможем сделать друг другу.
Biz birbirimiz için yaratılmışız ediyoruz. Ben bunu biliyorum. Мы созданы друг для друга, я знаю.
Kelimenin tam anlamıyla birbirimiz için yaratılmışız. Мы буквально сделаны друг из друга.
Jimmy için. Birbirimiz için legolar saklıyoruz. Мы прячем друг для друга Лего.
Bir birbirimiz için yaratılmışız. Anımsadın mı? Нам суждено быть вместе, помнишь?
Biz birbirimiz için doğru kişi değildik ve o bunu biliyordu. Мы не подходим друг другу, и он это знает.
Bu yüzden birbirimiz için yaratılmışız diyorum. Поэтому мы созданы друг для друга.
Bak, biz birbirimiz için doğru değiliz tamam mı? Я понимаю, что мы друг другу не подходим.
Internet'i özgür ve açık tutmak için toplumlara, üreticilere ve devletlere bu prensipleri tanımaları için çağrı yapıyoruz. Для поддержания интернет- пространства свободным и открытым, мы обращаемся к местным сообществам, производствам и странам с просьбой о признании этих принципов.
Aynı çatı altında yaşıyoruz ama birbirimiz hakkında bir şey bilmeden, yaşayıp gitmek çok saçma! Это глупо, жить под одной крышей, и ничего не знать друг о друге.
Kızıl pandalar genellikle izinsiz avlanılmasalar da, misk geyikleri ve diğer vahşi hayvanlar için konulan tuzaklara kurban gidiyorlar. Хотя браконьеры не охотятся на красных панд, они часто попадают в ловушки для кабарги и других диких животных.
Gerçekten de birbirimiz hakkındaki her şeyi biliyor muyuz? Правда ли мы знаем всё друг о друге?
İlk yağmur ve şiddetli rüzgar kendini gösterdiğinde insanlar hala ahşap panellerine çekiçle vuruyor, market alışverişlerini yapıyor, Facebook'ta canlı yayın başlatıyor ve hayatlarını tehdit eden gelgite tanık olmak için kendilerini tehlikeye atıyorlardı. Первые ливни и порывы ветра уже достигли островов, и люди продолжали заколачивать свои окна деревянными досками, совершать последние пробежки в супермаркет, вести трансляции в Facebook и рисковать жизнью, чтобы стать свидетелями смертоносного величия огромных волн и прилива.
Birbirimiz dışında kimseye karşı bir mesuliyetimiz yok. Мы несем ответственность только друг перед другом.
Dallas bölgesindeki Etiyopya diaspora üyeleri ve vefatını duyan arkadaşları, Assefa'nın dileklerini gerçekleştirmek için bir bağış sayfası açtı. Чтобы исполнить последнее желание писателя, представители эфиопской диаспоры в Далласе, а также друзья, узнавшие о его кончине, открыли для него страничку gofundme.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.