Sentence examples of "daha" in Turkish with translation "намного"

<>
Su seviyesi önceden biraz daha yüksekti. Уровень воды раньше был намного выше.
Çizikleri daha derin ve daha geniştir. И бороздки намного глубже и шире.
Batman, James Bond'dan çok daha havalı. А ведь Бэтмен намного круче Джеймса Бонда.
O yüzden şehir merkezinde yolculuk etmek şehir dışından çok daha zor ve yavaş. Поэтому движение тут намного сложнее, чем в верхнем Манхэттене. И гораздо медленнее.
Kevin benden daha güçlü ve cesurdur. Кевин намного сильнее и храбрее меня.
Bu benim en kötü kabusumdan biraz daha kötü. Это намного хуже моего самого страшного ночного кошмара.
Böylece, kalkan yüzeyde olduğundan daha uzun süre dayanabilecekti. Так щит мог выдержать намного дольше чем на поверхности.
Bense çok daha fazlasını daha az sürede yapmalıyım. Я должен сделать намного больше за меньшее время.
İ ki gözü olanlar daha güzel. С двумя глазами люди намного симпатичнее.
İki saat öncesine göre çok daha iyi. Намного лучше, чем два часа назад.
Ama seni uyarmalıyım, hayatım biraz daha karmaşıklaştı. Но должен предупредить, моя жизнь намного усложнилась.
Miles benimle birlikte çok daha mutlu olurdu. Майлз был бы намного счастливее со мной.
İnan bana, kafan daha kötü görünüyor. Поверь мне, твоя голова намного хуже.
Uzunbacak, istila ettiği son İskoç şehrinde, daha da kötüsünü yapmıştı. Длинноногий поступал намного хуже, когда в последний раз захватывал шотландский город.
Kendi görevleri çok daha önemli zanneden aptal bir köpek. - ve cidden öyleler. - Wilfred... Глупая псина, считающая, что её обязанности намного важнее, чем они есть на самом деле.
Diğer tüm Fae'lerden daha güçlü olabilirim! Я могу быть намного могущественнее всех остальных Фейри!
Sadece bu veritabanı aktarımı tamamlanıncaya kadar beklemek daha hızlı ve istikrarlı olurdu. Ben sadece sürücüleri hazırlıyorum. Но будет намного быстрее и надёжнее, если вы просто подождёте, когда закончится перенос данных.
Beraber çalışarak, daha kısa sürede bir silah yapabiliriz. Работая вместе, мы можем создать оружие намного быстрее.
Ama Yoketmek Daha Kolay ve Daha Temiz Olabilir. Но уничтожить было бы намного проще и аккуратнее.
Harry, bu; hayal edebileceğinden çok daha karışık bir durum. Гарри, это все намного сложнее, чем ты себе представляешь.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.