Sentence examples of "doğaüstü güçlere" in Turkish

<>
Dünyanın dört bir yanındaki sıradan insanlar doğaüstü güçlere sahip olduklarını keşfediyorlar. Обычные люди по всему земному шару обнаружили у себя необычные способности.
Sen doğaüstü güçlere inanıyorsun. Ты веришь в сверхъестественное.
Ve kahraman her zaman doğaüstü güçlere sahip olduğunu keşfeder. И главный герой обнаруживает, что обладает сверхъестественными силами.
Doğaüstü biri olmak kişiliğini değiştirmez. Сверхъестественное не меняет твоей сути.
Bay Sibley'i harici güçlere karşı korumak için. Для защиты мистера Сибли от внешних сил.
Burada kesinlikle doğaüstü şeyler oluyor. Тут явно какая-то сверхъестественная фигня.
Bu kız vampirlere, iblislere, karanlık güçlere karşı savaşır. Она в одиночку противостоит вампирам, демонам и силам тьмы.
Bu aynanın içinde bulunan doğaüstü bir kuvvetin sayısız kurbanlarından biriydi. Одним из многих. Жертвой сверхъестественной силы, заключённой в зеркале.
Şimdi şu güçlere gelince... Так что насчёт Силы...
Cehennem tazısı iç güdülerin doğaüstü yolunda olmayan bir şeyler hissediyor mu? Ты чувствуешь что-нибудь? Твоя интуиция Цербера ничего не чувствует сверхъестественного?
Bunların hepsi sihirli güçlere sahipti. Эти люди демонстрируют магические силы.
Elf doğaüstü bir varlıktır. Эльфы - сверхъестественные создания.
New York'u şeytanî güçlere karşı koruyor. Он защищает Нью-Йорк от сил зла.
"Evet, iki dünyamızı bir arada tutan doğaüstü dayanak noktasıyım da." Я сверхъестественный якорь, который соединяет наших двух миров вместе, так что...
Eğer özel güçlere sahip olmak bir hastalıksa evet, kötü yakalandık. Если обладание особой силой - болезнь, то мы очень больны.
Masonların, Thomas Jefferson tarafından tasarlanmış doğaüstü bariyerlerle donatılmış bir odaları var. У масонов есть камера, защищенная сверхъестественным барьером, разработанным Томасом Джефферсоном.
Yüzyıllarca, doğaüstü canlılar aramızda yaşadılar. Столетиями среди нас жили сверхъестественные существа...
O doğaüstü bir yaratık. Она сверхъестественное существо. Понимаешь?
Sarah doğaüstü olaylara bayılır. Сара обожает всё сверхъестественное.
Onlar doğaüstü varlıkların mimarları. Они создатели всего сверхъестественного.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.