Sentence examples of "hayır işleri" in Turkish

<>
Duyduğuma göre bu etkinliği Omega Chi hayır işleri için düzenlemiş. Я услышал, что это для официального милосердия Омега Кай.
Gününün yarısını bedava avukatlık işleri yaparak geçiriyor. Kalan zamanında da çeşitli hayır işleri yapıyor. Полдня она работает в частной клинике, а оставшееся время посвящено различным волонтерским работам.
Çok cömert biridir kendisi ve hayır işleri devam ediyor. какой он щедрый человек и его продолжающееся благотворительное участие.
Hayır, kasaba işleri işte. Да нет, городские дела.
Cep kilidimi açmayı sorduğunuzda gururla "hayır" dediğim için beni affedin efendim. Также прошу прошения, я не хотела так гордо сказать "нет", когда вы попросили меня разблокировать мой телефон.
Eminim ki, kendi işleri vardır. У тебя же тоже полно дел.
Öldürülmeden hayır diyebilmenin ne demek olduğunu anlıyor musunuz? Каково это, сказать "нет" и не быть убитым?
Bütün zor işleri siz yaptınız. Вы делали всю тяжелую работу.
Bu isteğiniz beni ülkemin kontrol noktalarına götürüyor, orada böyle bir talebe "hayır" demek sizi basit bir şekilde öldürebilir. Она напомнила мне контрольно - пропускной пункт в моей стране, где сказать "нет" на подобную просьбу предвещало бы твою смерть.
Gizemli oğlum ve onun gizemli işleri. Мой скрытный сын с тайными делами.
Hayır efendim, silah kullanmıyorum, silahlardan nefret ediyorum, su tabancaları bile evime girmiyor. Нет, сэр, я не пользуюсь оружием, я ненавижу оружие, даже водяные пистолеты никогда не появятся в моем доме.
Pretzel satıcısını kullanıp kirli işleri ona yaptırmak oldukça kurnaz bir hareket. Этот хитрец заставил продавца кренделей сделать за него всю грязную работу.
Hayır, çünkü siyasi açıdan bir çıkar sağlamıyorlardı. Нет, это просто политически не выгодно.
Birinin pis işleri yapması gerek. Кто-то должен делать грязную работу.
Hayır, buraya, Louie. Нет, вот здесь Луи.
Yeraltına indiğinde, yukarıda her zaman işleri halledecek birileri olmalı. А когда он затаился, кто-то продолжал вести его дела.
Hayır ama bende formalin var. Нет, но есть формалин.
Kendini işleri biraz daha büyütmeye adamış gibi görünüyor. Выглядит как будто она решила более высококлассной работой.
Numaralı maden için bin dolar, evet mi hayır mı? Участок номер, $ 14 тыс, да или нет?
Ancak işleri nasıl yapacağımızı gayet iyi biliriz. Но мы знаем, как улаживать дела.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.