Sentence examples of "kötü durumda" in Turkish

<>
Alt kat çok kötü durumda değil. Внизу всё не так уж плохо.
Annemin bağımlılığı çok kötü durumda. Моя мама поглощена её зависимостью.
Sanırım sırtı kötü durumda. Может, спину надорвал?
Kızınızın böbrekleri kötü durumda. Почки вашей дочери отказывают...
Original Cindy sizi her türlü kötü durumda yardımcı olabilecek kuruluşla koruyamaz. Потому что Истинная Синди защитит тебя, как основательный мейк-ап наркоманку.
Kay, Dünya kötü durumda ve belki de sadece sen kurtarabilirsin. Я думаю, Земле грозит опасность. Только ты можешь ее спасти.
Duvarlar çok kötü durumda. Dikiş tutmuyor. Стенки настолько повреждены, шить нечего.
Gerçekten kötü durumda, bir kaç kişiyi yaktı. У него ужасно получается. Он обжёг многих людей.
Cavanaugh niye bu kadar kötü durumda? Почему у Кавано такое паршивое настроение?
Begonyalar çok kötü durumda. Бегонии в ужасном состоянии.
Ama dizlerim daha kötü durumda olsun. Питер, но с больными коленями.
Ama onlar için yemek yapsaydım, daha kötü durumda bile olabilirlerdi. Но если бы готовила я, им бы стало ещё хуже.
Gemiler geliyor. Kaçırdıkları kişileri kötü durumda bırakıyor. Корабли приходят, бросают похищенных всех истерзанных.
Bu evde bir yıldan fazla kaldıkları halde kötü durumda değiller. В хорошем состоянии, учитывая, что пролежал здесь год.
Gezegenimizin yasam agaci çok kötü durumda. Древо жизни нашей планеты весьма ветвисто.
Sence hangimiz daha kötü durumda? Кто из нас больше страдает?
Ella, kurabiyem, sen çok kötü bir durumda elinden geleni yaptin. Элла, в этой ужасной ситуации вы сделали все, что могли.
Yıllardır devam eden çatışmada, yaklaşık 00 insan yerinden edildi ve şimdi kampta Çin sınırı yakınında kötü koşullarda yaşıyorlar. За время продолжающегося конфликта около человек были перемещены и теперь живут в лагерях недалеко от границы с Китаем в очень плохих условиях.
Tayvan'da aktif durumda üç nükleer güç santrali bulunmaktadır ve bunlardan ikisi başkent Taipei'ye çok yakın. Тайвань может похвастаться тремя действующими атомными электростанциями, причем две из них расположены в непосредственной близости к столице, Тайбэю.
Ankette, sadece yüzde'lik kısım "iyi veya çok iyi" derken, Eyalet seçmenlerinin yüzde'u hükümeti "kötü veya çok kötü" şeklinde değerlendirdi. В ходе опроса, процентов избирателей оценили его работу в правительстве как "плохо или очень плохо", только процентов ответили "хорошо или очень хорошо".
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.