Sentence examples of "kadar kısa" in Turkish

<>
Benimle bu kadar kısa sürede buluşmayı kabul ettiğin için teşekkürler. Спасибо за то, что встретился со мной так быстро.
Pekâlâ, bu kadar kısa sohbet yeter. Ладно, пока хватит для светской беседы.
Bu kadar kısa sürede geldiğiniz için teşekkürler. Спасибо, что пришли по первому зову.
Doktor, DNA izinin sonuçlarını ne kadar kısa sürede alırız? Доктор, как скоро у нас будут результаты анализа ДНК?
Bu kadar kısa sürede benimle görüşmeyi kabul ettiğiniz için çok minnettarım. Спасибо, что вы так быстро нашли время со мной встретиться.
Bu kadar kısa sürede nasıl iki uçak hallettin? Ты за такое короткое время сбил два самолёта.
O kadar kısa sürede o işi hallederek hayatımı kurtardın. Ты спасла мне жизнь. Так быстро провернула это дельце.
ama aynı zamanda bir fasulye kadar kısa boyluymuş. А ещё он мелкий совсем, будто горошинка.
Nathaniel, çoğu insan bu kadar kısa sürede yalnızlıktan tek eşliliğe geçemez. Натаниэль большинство людей не могут быстро переключиться с ноля на моногамные отношения.
Evet, bu kadar kısa süre diliminde uygun ücretli bilet bulamasak da, gidebiliriz. Да, хотя могут быть проблемы с поиском билетов, это так небольшая заметка.
Bu kadar kısa süreli teslimatınız için teşekkür ederim. Спасибо, что смогли привезти все так быстро.
Bir makineye bu kadar kısa sürede hız kazandırabilen birisinin PC piyasasında parlak bir geleceği var demektir. Любому, кто может разогнать компьютер до такой скорости, обеспечено светлое будущее на рынке ПК.
Efendim bu kadar kısa sürede bir suru nasıl inşa ederiz? Джи Ли, как мы сможем так быстро построить баррикады?
Bulgularını bizimle paylaşmaları adına bu kadar kısa sürede buraya gelebildikleri için şanslıyız. Нам очень повезло, что они нашли время представить нам свои достижения.
Beni ziyaret etmeniz ne kadar kısa zaman alacak diye kendimle bahse girmiştim. Я поспорила сама с собой, как быстро вы нанесете мне визит.
Aman Tanrım, elbisen o kadar kısa ki, doğum kontrol önleme aletini görebiliyorum. Боже милостивый, твоё платье такое короткое, что я твою внутриматочную спираль вижу.
Ve bu kadar kısa bir zamanda şükran günü de geliyor tarafsız bir saha bulamadık. Короче говоря, подходит День Благодарения, а мы не можем найти точку соприкосновения.
Devletiniz mümkün olduğu kadar kısa sürede hizmetleri eski haline getirecek ve düzeni sağlayacaktır. При первой же возможности правительство восстановит работу всех служб, и положение нормализуется.
Will, Jennifer, bu kadar kısa sürede karşımıza çıktığınız için teşekkür ederiz. Уилл, Дженнифер, спасибо, что приняли нас в такой короткий срок.
Bu beş yıl hayatımın baharındayken göründüğü kadar kısa değil, tamam mı? А это очень долгие лет в плане моего личного роста, ясно?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.