Sentence examples of "kafesin içinde" in Turkish

<>
Kafesin içinde bir düzine insan tutuyorlar. Там в клетке примерно дюжина людей.
Şimdi, bu kafesin içinde her ne varsa dışarıdan gelebilecek bir elektriğe karşı korumalı. Что бы ни оказалось в клетке, она закрыто полем от внешних электрических токов.
O lanet kafesin içinde olması lazımdı. Она должна быть в чёртовой клетке.
Jackson kafesin içinde bırakmıştı. Джексон последний открывал клетку.
İtfaiyeciler alevleri söndürdü. Bir saat içinde yangını kontrol altına almış olurlar. "Пожарные потушили огонь и проведут там контроль в течении часа.
Hem kafesin üzerinde açık açık "Virginia Woolf yılanı" yazıyor. К тому же, на клетке написано "Виргинский волкозуб".
İşte bu çocuklar, her birinizin içinde bulunan güçtür! Это, мои друзья, внутри каждого из вас!
Bayım, bir elinizi kafesin üstüne öbürünü de altına koyun. Сэр, одну руку снизу клетки, другую - сверху.
Çok nazik bir beyefendi, bir hafta içinde hazır edebileceğini söyledi. Parayı nakit istiyor. Очень вежливый мужчина сказал, что подготовит в течение недели, и берёт наличными.
Kafesin anahtarı, dört yüzük. Atlıların yüzükleri. Ключи от клетки - четыре кольца Всадников.
Doğumdan sonraki saat içinde aklı ve bedeni sağlam hâlde teslim edilmeli. Он должен быть доставлен в целости в течение часов после рождения.
Kafesin tabanındaki kağıdı kontrol et. Проверь бумагу на дне клетки.
Haklısın, bunlar bizim kara kutumuz oldu. Her şeyimiz bunların içinde. Ты права, это наш черный ящик, там внутри всё.
Biz kabloyu kafesin üstüne bağlamayı başardık. Нам удалось подцепить кабель к клетке.
Ama yumurtanın içinde dönen harika şeyleri düşünsenize bir. Но представьте чудо, которое происходит внутри яйца.
Kafesin zemini kaba ve sert. Пол клетки грубый и твёрдый.
Çok fena batırdım. Gelecek saat içinde her şey ortaya çıkacak. Я облажалась по полной и это всплывет в течение часа.
Bu kafesin yapılmasına yardım ettim. Я сам строил эту клетку.
Öyle, büyük ve soğuk bir mekanın içinde durmak çok rahatlatıcı... Стоишь в огромной прохладной пещере, есть в этом что-то успокаивающее.
Yumurtaların içinde ne var Rebecca? Что внутри яиц, Ребекка?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.