Sentence examples of "kahvaltı yapmak" in Turkish

<>
Benimle kahvaltı yapmak istedin. Вы хотели позавтракать вместе.
Aslına bakarsan, şu an Gus'la harika bir kahvaltı yapmak üzereyim. Тем более, что мы с Гасом как раз собираемся позавтракать.
Kahvaltı yapmak isterseniz, Fransız tostu ve kahve var. Если хотите завтракать, то есть гренки и кофе.
Dex, kahvaltı yapmak ister misin? Декс. Давай позавтракаем, я плачу.
Yani benim bir kuralım vardır, ne zaman arabayla birine çarpsam, onunla kahvaltı yapmak gerekir. В смысле, у меня есть правило: когда я сбиваю кого-то я кормлю его завтраком.
Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar. Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть.
Kahvaltı da seni mi yedi yoksa, Stan? Она уже сожрала тебя за завтраком, Стэн?
Hayır. Şirketim tarifi almak için ne gerekiyorsa yapmak istiyor. Моя компания хочет сделать все, чтобы получить рецепт.
Kahvaltı hazırlamaya mı çalışıyordun? Ты пытался приготовить завтрак?
Bazen satıcılar kendi özel karışımlarını yapmak için kokainle başka uyuşturucuları karıştırır. Иногда дилеры смешивают кокаин с другими наркотиками, делают свою смесь.
Bay Owens, kahvaltı zamanı. Мистер Оуэнс, пора завтракать.
Nerede yapmak istersem, orada yaparım. Я могу заниматься, где пожелаю.
Sen sıcak bir kahvaltı yapasın diye kahvaltısından mahrum kalan kim? Кто обходится без завтрака, чтобы тебе он достался горячим?
Onu buranın idarecisi yapmak için anlaşmışlardı. Они согласились сделать его здешним губернатором.
Kahvaltı için teşekkürler, Nathan. Спасибо за завтрак, Нейтан.
İnanılmaz bir yaratıktı ve onunla ilgili bir müzikal yapmak çok parlak bir fikir. Она была потрясающим созданием, и это великолепная идея сделать о ней мюзикл.
Kahvaltı sofrasının medeni sohbetler için olduğu zamanlar vardı. А ведь когда-то завтрак был временем светских бесед.
Beni astronot mu yapmak istiyorlar? Они хотят меня сделать астронавтом?
Bana bir kahvaltı borçlusun. Кто-то мне завтрак должен.
Bir seri test yapmak zorundayız. Мы должны сделать ряд тестов.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.