Sentence examples of "kullanmak üzere" in Turkish

<>
Bizi daha sonra kullanmak üzere seçiyorlar. Сейчас они выбирают нас на потом.
Toshiba, Microsoft Windows'ta kullanmak üzere kendi Bluetooth yığınını oluşturdu. Toshiba создала свой собственный стек Bluetooth для использования на Microsoft Windows.
1984'te, Suriye Savunma Bakanı Mustafa Tlass, Yahudilerin Şam'da kanlarını Matza yapmakta kullanmak üzere Hıristiyan çocuklarını öldürdüklerini iddia ettiği "Siyon Matzası" adlı bir kitap yayımlamıştır (bkz. В 1984 году министр обороны Сирии Мустафа Тласс опубликовал книгу под названием "Маца Сиона", в которой утверждалось, что евреи убили христианских детей в Дамаске, чтобы сделать мацы (см. Дамасское дело).
X86-64 mimarisi tarafından sağlanan genişletilmiş 64-bit bellek adresi alanı kullanmak üzere tasarlanmıştır. ОС предназначена для использования расширенного 64-разрядного адресного пространства памяти, свойственного архитектуре x86-64.
Kamuoyunun da gözlemlediği üzere dünya Internet özgürlükleri konusunda çok önemli bir yol ayrımında. Как многие уже заметили, сейчас в мире настал решающий момент в ситуации со свободой в Интернете.
Telefon görüşmesi yapma hakkımı kullanmak istiyorum. Хочу использовать право на телефонный звонок.
Gazzeliler sadece üç gündür savaş içindelerdi ve'i çocuk olmak üzere kayıp vermişlerdi, ölümler gün içerisinde 00 Filistinli kadar olacaktı. Всего дня войны в Газе унесли жизни более человек, из которых были дети, а за день продолжительного кровопролития с палестинской стороны погибло порядка человек.
Pekâlâ, Alex'in çalışan kartını kullanmak hedefimizin o kontrol odasına girmek için ilk girişimiydi. Значит, использование карточки Алекса было первой попыткой нашего объекта проникнуть в зал управления.
El Hefe Deborah'yı kızartmak üzere. Наш дуче собирается поджарить Дебору.
Bu randevuyu ayarlamak için, tüm nüfuzumu kullanmak zorunda kaldım. Мне пришлось использовать всё своё влияние, чтобы записать его.
Yeşil Yaban Arısı seni öldürmek üzere. Ты вот-вот будешь убит Зелёным Шершнем.
Büyülü Orman'a geri dönmek üzere bir portal açmak için fasulyeleri kullanmak istiyorsunuz. Вы хотите использовать бобы чтобы создать портал для возвращения в Зачарованный Лес.
Çok kötü bir karar vermek üzere olan çok akıllı birisin. Вы умный человек, который сейчас примет очень плохое решение.
Bir insanın zayıf noktalarını kullanmak onu aciz görmek, düpedüz ahlaksızlıktır. Использовать человеческие слабости, чтобы манипулировать людьми - совсем не по-христиански.
Oksijeni bitmek üzere. -A. У нее вот-вот закончится воздух.
O arabayı kullanmak, büyük bir evde yaşamak. Водить такую машину, жить в огромном доме.
Bunu gören biri şehirden kaçmak üzere olduğunu sanabilir. Можно решить, что вы собирались покинуть город.
Anın avantajını kullanmak istiyoruz. Мы хотим воспользоваться моментом.
Beni bu halimle görmek üzere olmandan nefret ediyorum. Ama artık seninle kavga edecek gücüm kalmadı, Ray. Невыносимо, что вы видите меня таким, но у меня больше нет сил бороться, Рэй.
Bir gizemli suçluyu yakalamak için diğerini kullanmak. Использовать одного загадочного преступника для поимки другого.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.