Sentence examples of "nasıl tanımlarsınız" in Turkish

<>
Siz kendi seks hayatınızı nasıl tanımlarsınız? А как бы Вы описали вашу?
Beyaz katil ve Müslüman mağdurlar hakkında tüm detayları bilmiyor olabiliriz, fakat roller tam tersi olsaydı basının olaya nasıl tepkisi olacağını biliyoruz. Мы можем не знать всех подробностей о белом стрелке и его жертвах мусульманах, но мы знаем, как средства массовой информации освещали бы произошедшее, если бы они поменялись ролями.
İşte bu iğneleyici başlıkla bir fotoblog tarafından, Paris'te Haziran'dan beri Fransız polisi tarafından büyük bir geçici göçmen kampının nasıl boşaltıldığı ve tahliye edildiği anlatılıyor. Это саркастический заголовок фотоблога, который рассказывает, как французская полиция со июня демонтировала и выселяла импровизированный лагерь мигрантов в Париже.
Bir anne, eş ve yazar olmayı nasıl dengede tutuyorsunuz? И как вы поддерживаете баланс между ролями жены, матери и писателя?
Sosyal medya çalışmalarınızı ilerletip paylaşmanıza ve diğer Karayip'li yazarlarla bağlantı kurmanıza nasıl etki etti? Как социальные сети повлияли на возможность делиться вашими работами, привлекать к ним внимание и общаться с другими карибскими писателями?
Ödülü kazandığınızda aileniz nasıl bir tepki verdi? Как ваша семья отреагировала на вашу победу?
Beall, Global Voices Online'a proje fikrinin nasıl başladığını anlattı. Общаясь с корреспондентом Global Voices Online, Бэлл рассказала о том, как на нее это повлияло.
Son olarak, Commonwealth Kısa Hikaye ödülünü kazanmak sizin için ne anlama geliyor ve kariyerinizin gidişatını nasıl etkileyeceğinizi düşünüyorsunuz? И последний вопрос - что для вас значит присуждение премии Содружества наций за рассказ, и как, по - вашему, это может изменить траекторию вашей карьеры?
Küresel toplumun doğal afetlere karşı nasıl hazırlıklı olacağı ve nasıl korunacağı henüz belli değil. Ещё предстоит увидеть, как мировое сообщество может предотвратить и подготовится к природным катастрофам.
Suudi blog yazarı Ahmet Al Omran, King Salman'ın biosunun yeni durumunu yansıtmak için nasıl değiştirildiğine dikkat çekiyor: Аль Омран отметил, как изменился раздел bio в Twitter нового короля Салмана, чтобы отразить его новую позицию:
Bunu nasıl başardınız? Как вам это удалось?
Bu kızların aileleri suçluların nasıl cezandırılması gerektiğini bilmiyorlar ve bazen kaçıranları linç etmeye hazırlar. Их родители не знают, как наказать виновных, и иногда готовы даже на самосуд.
Ayrıca dergi fikrine nasıl karar verdiğini de paylaştı: Она также рассказала, как ей пришла идея для журнала:
Suriye pasaportum olmasaydı, bize soruşturma yapan tüm kişilerden daha fazla teröre maruz kalmış olan insanlar olmamıza rağmen, masumiyetimizi savunmaya ve terörü kınamaya nasıl da aşırı bir nezaketle yol gösterildiğini fark etmezdim. Если бы не мой сирийский паспорт, я бы не заметила, как нас, подозреваемых, ведут с крайней вежливостью защищать свою невиновность и отрицать терроризм; нас, людей, которые были мишенью терроризма чаще, чем те, кто проверяет нас на него.
"Bize soruşturma yapan tüm kişilerden daha fazla teröre maruz kalmış olan insanlar olmamıza rağmen, masumiyetimizi savunmaya ve terörü kınamaya nasıl da aşırı bir nezaketle yol gösterildiğini fark etmezdim.." "Я бы не заметила, как нас, подозреваемых, ведут с крайней вежливостью защищать свою невиновность и отрицать терроризм; нас, людей, которые были мишенью терроризма чаще, чем те, кто проверяет нас на него".
Senin etrafındayken nasıl davranacağımı bilemiyorum. как вести себя с тобой.
Bunlara bu şekli nasıl veriyorlar? Как они придают такую форму?
Peki bu konuda kendimi nasıl hissetmem gerekiyor? Но как я должен относиться к этому?
O Tapınaktan canlı çıkmayı nasıl başardınız? Как вы выбрались из храма живыми?
Bu kan lekesini kanepeden nasıl çıkarırım? Как вывести пятно крови с дивана?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.