Sentence examples of "nefret ettiğimi" in Turkish

<>
Bu mahalleden nefret ettiğimi söylemiş miydim sana? Я говорил, что ненавижу этот район?
O minibüsten ne kadar nefret ettiğimi söylemiş miydim hiç. Я говорил тебе, как сильно ненавижу тот фургон?
Neyi açıklayacaksın? Senden nefret ettiğimi mi? Что объяснить, что я тебя ненавижу?
Onlardan ne kadar nefret ettiğimi tahmin bile edemezsin. Ты не представляешь, как я их ненавижу.
Ülkemden nefret ettiğimi söyleyecekler. Научили ненавидеть мою страну.
Sevdiğim kadın, küçük insanlardan nefret ettiğimi sanıyor. Моя любимая думает, что я ненавижу карликов.
Fransızlardan ne kadar nefret ettiğimi unutmuşum. Забыла, как не люблю французов.
Ben de, ki her dakikasından nefret ettiğimi düşünürsem şaşırtıcı bir şey. Мне тоже, учитывая, что я ненавидела каждую минуту всего этого.
Hayır efendim, silah kullanmıyorum, silahlardan nefret ediyorum, su tabancaları bile evime girmiyor. Нет, сэр, я не пользуюсь оружием, я ненавижу оружие, даже водяные пистолеты никогда не появятся в моем доме.
Her zaman biraz fazla ileri geri hareket ettiğimi düşünmüşümdür. Daha çok böyle hareket etmeliyim. Мне всегда казалось, что я часто двигаюсь взад-вперёд, хотя можно вот так.
Okulda fiziksel eğitimden nefret ettim. Я ненавидела физру в школе.
Sana kibar olmayan bir şekilde rehberlik ettiğimi mi sandın? Ты считала, что я руковожу тобой из доброты?
İnternet üzerinden birçok nefret mesajları ve ölüm tehditleri aldıktan sonra emniyet müdürlüğünde dava açtı. Он возбудил дело в центральном управлении полиции после получения многочисленных сообщений ненависти в Интернете и угроз убийством.
Bu kadar zamandan sonra benim ne için mücadele ettiğimi biliyorlar. За столько лет они прекрасно знают на что я способна.
Bende bu elbiseden nefret ediyorum. А я ненавижу это платье.
Bir şey ima ettiğimi de kim söyledi? Кто сказал что я на что-то намекаю?
Hükümetten nefret etmek için bir sebebi var. Он ненавидит правительство - ну и поделом.
Evet, sana bir katili yakalamak için polise yardım ettiğimi söylemedim. Да, я не сказал тебе что помогаю полиции поймать убийцу.
Çalışanların hepsi buradan nefret ediyor. Все работники ненавидят это место.
Hayır, şimdiden iki kez iptal ettiğimi biliyorum. Нет, я знаю что я отменила дважды.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.