Sentence examples of "o kadar çok" in Turkish

<>
O kadar çok patlayıcı var ki... В ней не так много взрывчатки.
Sokakta o kadar çok yok bugünlerde. Сейчас на улице мало кто играет.
Yaşam tarzımızı mahvetmeye uğraşan o kadar çok kişi var ki. Большое число врагов делаю все, чтобы разрушить нашу жизнь.
"Birinci; o kadar çok endişelendim ki mektubun kalanını yazmayı unuttum". Teşekkürler. Пункт первый: я был так озабочен, что забыл написать остальную часть письма ".
Babamı o kadar çok severdim ki. Я очень сильно любила своего отца.
Sorunlar hakkında insanlar ne kadar çok şey bilirlerse, o kadar çok korkarlar. Чем больше люди узнают о "проблемных", тем больше они боятся.
Bize onu o kadar çok anlattın ki. Ты так часто нам о ней рассказывал.
Ona zarar vermeyi o kadar çok istedim ki. Я так сильно хотела что-нибудь с ним сделать.
Mara onu o kadar çok istiyor ki Duke'ü çalmaya ikna etti. Маре он так нужен, что она убедила Дюка украсть его.
İçerisine niye o kadar çok malzemeye koydum zannediyorsun? Почему, ты думаешь, он такой густой.
Onu acılarından kurtarmayı o kadar çok istedim ki. Ama yapamadım. Я так хотел прекратить его страдания, но не смог.
O kadar çok eleştirdiğim için özür dilerim. Прости, что я была такой вредной.
Silahla yaralananlara o kadar çok kaynak harcıyorduk ki burada yardıma muhtaç olanlara bakamaz hale gelmiştik. Мы так много ресурсов тратили на пулевые, что не было возможности помогать остальным больным.
Bence onu o kadar çok seviyorsun ki, onsuz boğuluyorsun. Думаю, любишь так сильно, что без него тонешь.
O kadar çok erkekle yattın. Ты переспала с кучей мужчин.
Senin adına o kadar çok sevindim ki, anlatamam. Не могу передать, как я рада за вас.
Harry ve torunumla bunu o kadar çok bekledik ki bilemezsiniz. Я так долго этого ждала с моим Гарри и внуком.
O kadar çok hap almak istememiştim. Я не хотела пить столько таблеток.
Bilemiyorum, o kadar çok şey de iyisin ki, istesen pek çok şey yapabilirsin. Я не знаю, ты так хорош во стольких вещах, ты можешь много всего.
Benim yoluma o kadar çok ölü gönderdin ki. Ты отправил ко мне так много милых мертвецов.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.