Sentence examples of "parmaklıklar arkasında" in Turkish

<>
Böyle polis memurları demir parmaklıklar arkasında olmalıdır. Такие офицеры полиции должны быть за решёткой.
Beş numaralı sokak çetesi değil bu, Bayan Lockhart Colin Sweeney. Onu parmaklıklar arkasında görmek istiyorlar. Это вам не пятый в очереди участник группового изнасилования, мисс Локхарт, это Колин Свини.
O yüzden şu anda parmaklıklar arkasında. И поэтому он сейчас за решеткой.
Arkasında da sarp kayalık var. А за ним крутой склон.
Bütün pencerelere demir parmaklıklar koyun. На всех окнах стоят решетки.
Bunun arkasında Reddington var. За этим стоит Реддингтон.
Birisi parmaklıklar ardında olana kadar Detective Cornell rahat etmeyecektir. Детектив Корнелл не успокоится, пока кого-нибудь не посадит.
Bana tuzak kuruluyor ve ikimiz de bu işin arkasında kimin olduğunu biliyoruz. Меня подставили, и мы оба знаем, кто стоит за этим.
Robbie parmaklıklar ardında olduğu için, polis de diğer müşterilerin korumasını kaldırmış. Посадив Робби за решётку, полиция сняла охрану с наших оставшихся клиентов.
Niki Lauda da hemen arkasında! Ники Лауда прорывается за ним.
Parmaklıklar ardından bakınca, çok farklı görünüyorsun. За тюремной решеткой вы выглядите совсем иначе.
Kartın arkasında plakası yazıyor. Номер лицензии там сзади.
Son derede kaliteli parmaklıklar. Это отлично сделанный забор.
O olduğu görüldü Başın arkasında boyuna kırık. У неё значительная продольная трещина на затылке.
Aramızda parmaklıklar olmadan yani. Без решеток между нами.
Evet, yine de yakaladığımıza göre onu sorgulamalıyız. Bu işin arkasında kimin olduğunu öğrenmeliyiz. И всё же надо с ним работать, выяснить, кто стоит за этим.
Bizim gibi parmaklıklar ardından izlenmeye alışık olmanız lazım. Ты же привыкла смотреть на нас сквозь решетку.
Bunun arkasında o varmış gibi görünüyor. Кажется, за этим стоит она.
Eğer Al Capone'nun parmaklıklar ardında olması gerekiyorsa, onu oraya nasıl sokarız? Если Аль Капоне должен сидеть за решёткой, как его туда засадить?
O masanın arkasında senin yerine Taylor oturursa, ne hissedeceksin? Представь, что вместо тебя за этим столом сидит Тейлор.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.