Sentence examples of "programı" in Turkish with translation "программы"

<>
Süper asker yaratmak için geliştirilen bir hükümet programı olduğunu. Он продукт правительственной программы, пытающейся построить супер солдата.
Sıradan insanlar için bu vergi programı ne anlam ifade ediyor? Что это означают налоговые программы для среднего мужчины и женщины?
NASA, Mühendis Eğitim Programı için kadınları almıyor. НАСА не принимает женщин для программы подготовки инженеров.
Artık onların ele geçirilmeleri Qualia'nın iyileşme programı için önceliktir. Их поимка - теперь приоритет для программы восстановления Qualia.
Kapatma programı yoktur belki de. Belki de kurcalamaya karşı koruması yoktur. Если нет программы отмены, может, нет и программы защиты?
Ne mobil yayımlayıcı, ne de Doktor'un programı, Gar'ın gemisinde değil. Ни мобильного эмиттера, ни программы доктора нет на борту корабля Гара.
Çocuk Basın Merkezi ilk olarak 2014'teki Dostluk için Futbol programı çerçevesinde organize edilmişti. Впервые он был организован в рамках программы "Футбол для Дружбы" в 2014 году.
Shuklaphanta Milli Parkı genişletildiğinde yerlerinden edildiler ve toprak iskan programı sırasında, birçoğu atalarından kalma toprakları kaybettiler. Их переместили при расширении заповедника "Шуклафанта", многие потеряли свои родовые земли во время программы заселения земель.
2009 yılında, oTiffany ile MBC müzik programı Music Core'ye ev sahibi oldu.2010yılında KBS Entertainment Ödülleri'nde En İyi Kadın MC olarak adaylığını kazandı. В марте 2009 года Квон стала ведущей музыкальной программы "Music Core" вместе с Тиффани.
Dostluk İçin Futbol programı kapsamında, Uluslararası Futbol ve Dostluk Günü 25 Nisan'da kutlandı. В рамках программы "Футбол для дружбы" 25 апреля отмечается Международный день Футбола и Дружбы.
Açıkça görülüyor ki, Beyaz Saray'ın karşılayabildiği tam Yıldız Geçidi programı kontrolü. Очевидно, полный контроль программы Звездные Врата, которую Белый дом предоставляет.
Markaryan 11 Ocak 2004 tarihinde NATO'nun Barış İçin Ortaklık programı kapsamındaki 3 aylık İngilizce kursuna katılmak üzere Macaristan'ın Budapeşte şehrine gelmiştir. С 11 января 2004 года Маргарян участвовал в трёхмесячных англоязычных курсах программы НАТО "Партнёрство во имя мира" в Будапеште.
Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarındaki az gelişmiş bölgeleri desteklemek için SCI tarafından kalkınma yardım programı başlatıldı ve nitelikli gönüllüler bu projeye dahil oldu. Столкнувшись с ужасающей бедностью в неблагополучных регионах Европы, Азии и Африки, SCI приступила к разработке программы помощи в развитии и поиску квалифицированных добровольцев.
János Kádár 1986 yılında Károly Grósz'un plâanını 1968 yılından sonra ekonomik ve sosyal gelişim için hükûmetin ekonomik reform ve stabilizasyon programı olarak devreye soktu. В 1986 году Янош Кадар возложил на Кароя Гроса работу по разработке второй (после 1968 года) экономической реформы и правительственной программы стабилизации экономического и социального развития.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.