Sentence examples of "söylüyorum" in Turkish with translation "говорю"

<>
Sana söylüyorum, o Carson Dyle. Говорю тебе, он Карсон Дайл!
Bunu size söylüyorum zira kadın düşkünlüğümden şikayetim yok. Я говорю это вам потому что люблю женщин.
Sana bir dost olarak söylüyorum, onu kaybedeceksin... Говорю тебе как другу: ты ее потеряешь.
Size söylüyorum, Lakers'la ilgili çok iyi hislerim var. Я говорю, у меня хорошее предчувствие насчет Лэйкерс.
Charlie, sana söylüyorum, hiç kimseye güvenemezsin. Чарли, говорю тебе, никому нельзя верить.
Bu tablonun değerini takdir edemiyorsan senin için hiç umut kalmamış demektir, bir doktor olarak söylüyorum bunu. Если вы не разделяете восхищения этой картиной, то вы безнадёжны, это я как врач говорю.
Sana söylüyorum, Hextall bize bu yıl kupayı kazandıracak. Говорю тебе, в этом году Хекстолл выиграет кубок.
Ve ben de size filmi izlemem gerektiğini söylüyorum. А я говорю, что должен его посмотреть.
Size söylüyorum, bu tamamen anayasaya aykırı. Я вам говорю, это абсолютно неконституционно.
Sana söylüyorum Boil, burası tüyler ürpertici. Говорю тебе, Бойл, жутковато здесь.
Hayır, söylüyorum sana, Dr. Lipschitz, bu tıpkı o plaque olayı gibi. Нет, говорю вам, доктор Липшиц, я словно заново переживаю тот позор.
Sana söylüyorum, Muhafizlar tamamiyle bu yerin en kirli çetesidir. Говорю тебе, охрана тут самая грязная банда из всех.
Sana söylüyorum bu adam, bar ve kulüp gibi ortamların vazgeçilmez ismi. Говорю тебе, этот парень законодатель моды по части баров и клубов.
Tamam, filmi izliyoruz ve sonra ben fikrimi değiştirdiğimi söylüyorum. Смотрим фильм, а потом я говорю, что передумал.
Sana söylüyorum, İsa'nın kudreti seni itaate zorluyor! Я говорю тебе, сила Христа исцелит тебя!
Size bu geminin kaptanı olarak söylüyorum ki ortada kesinlikle hiç kanundışı ya da şüpheli... Говорю вам как капитан этого корабля, здесь нет абсолютно ничего противозаконного или подозрительного...
Bak peşinen söylüyorum eğer o kaşar hele ki buradan bir şey ceplemeye çalışsın onun götünü başını dağıtırım. Я тебе сразу говорю: если эта сучка попытается что-нибудь украсть, я надеру ее тощий зад.
Ben de sana o kampta çocukları tuttukları binalar - olduğunu söylüyorum... Говорю тебе, в лагере есть дома, где держат детей...
Birinin test sinyallerini aktif hale getirebilmesi için hava bölmesini kapatmak zorunda olduğunu söylüyorum. Я говорю, что кто-то закрыл шлюзовой отсек и затем активировал тестовые сигналы.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.