Sentence examples of "saat" in Turkish with translation "час"

<>
Bir saat kadar sonra oğlumun futbol maçı başlayacak. У моего сына через час начнётся футбольная игра.
Neredeyse saat oldu, Johannes, ve sen hala girişte misin? Ты работаешь уже час, Йоханнес, и все еще введение?
Yüzlercesi, bir saat boyunca, sadece ayakta dikilecekler. Не просто стоят и ждут. Сотни хористов. Целый час!
Bir saat önce Yvette'yi yaşam destek ünitesinden çıkardılar. Они сняли Иветту с аппарата жизнеобеспечения час назад.
Jake, bir saat önce evde olmanı bekliyordum. Джейк, я ждал тебя дома час назад.
Bir saat önceye kadar, bugünü pazar sanıyordum. Проснулся час назад, думал, сегодня воскресенье.
Onunla bir saat içinde buluşacağım ve bir seçim yapmasını isteyeceğim. Я встречаюсь с ним через час и предоставлю ему выбор...
Ne? Adamı saat önce tutuklamışlar. Dedektifin biri, adamın seni istediğini söylemiş. Его арестовали час назад, детектив сказал, что он спрашивал о тебе.
Arkadaşının cesedini bir saat önce falan aldılar. Они забрали тело Вашего друга час назад.
Bir saat on dakikanız var, millet. У вас есть один час десять минут.
Ve saat önce çubukları yüklemeye başladık. Мы начали загрузку стержней час назад.
Bu üçünü nezarete al ama bir saat içinde bizimle birlikte yola çıkmak için hazır da olsunlar. Поместите этих троих под стражу, убедитесь, что они готовы уйти с остальными через час.
Uçaklar daha saat önce uçuyordu. Самолеты еще летали час назад.
Ben en fazla bir saat dayanır sanıyordum. Я думала, он протянет максимум час.
Gregson bir saat önce hapishaneyi aradı. Грегсон позвонил в тюрьму час назад.
Savaşı sürdürdüğünüz her saat Berlin halkının ve yaralılarımızın çektiği acıları uzatacaktır. Каждый час боевых действий увеличивает страдание мирных граждан и наших раненых.
Santral saat önce enerji üretmeye başladı. Станция начала выработку энергии час назад.
Bayan Juarez bir saat önce ayrıldı. Мисс Хуарес уехала примерно час назад.
Bizimkiler bir saat önce minibüsle gittiler. Ребята уехали на автобусе час назад.
Şimdi izninle gidiyorum, benim bir saat önce sarhoş olmam gerekiyordu. Теперь, извините меня, Я собирался напиться еще час назад.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.