Sentence examples of "sebep oldu" in Turkish

<>
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, bu güne dek Ebola, Batı Afrika'daki ülkede 52 kişinin ölümüne sebep oldu. Согласно данным ВОЗ, на данный момент в стране на Западе Африки лихорадка унесла жизни человек.
Belki bu ilgi ölümüne sebep oldu. Возможно этот интерес и погубил его.
Bertha'nın manyetik patlaması kesinlikle gariplikte bir yükselmeye sebep oldu. Магнитное колебание от Берты определенно было причиной странных вспышек.
Sen doğum öncesi uyuşturucuya maruz kalan bebeklerdendin ve bu da erken ve zayıf doğmana sebep oldu. Ты получила так называемое внутриутробное воздействие кокаина, что вылилось в преждевременные роды и низкий вес.
Peki diş dökülmesine ne sebep oldu? Но что было причиной потери зубов?
Ayrılmanıza ne sebep oldu? Что было причиной разрыва?
Kardeşimi kaybetmem benim gerçeklerle yüzleşmeme sebep oldu. Потеря сестры показала мне всю полноту реальности.
Buna amcan sebep oldu! Твой дядя сделал это!
Ayrıca kişinin ölümüne sebep oldu. Senin kardeşin de dahil, orospu olan. И в процессе погибло человек, в том числе и твоя сестра-шлюха.
Buna bir kurşun mu sebep oldu, bunu anlayabilecek insanlar var. Если это была пуля, то люди могут узнать об этом.
Stres seviyeleri ölçümlerde dalgalanmaya sebep oldu. Их стресс заставляет мои показания колебаться.
Bu adamın tüm saldırıları büyük siyasi olaylara sebep oldu. Это парень всегда нападал во время важных политических событий.
Kalbin durmasına ne sebep oldu? От чего может остановиться сердце?
Rahim duvarında oluşan yırtık, amniyotik sıvının Liz'in bedenine yayılmasına ve ödem oluşmasına sebep oldu. Из-за отслоения плаценты амниотическая жидкость попала в кровь Лиз, что вызвало сильную воспалительную реакцию.
Olayı araştıranlara göre, kıza indirilen darbeler ölümüne değil, acı çekmesine sebep oldu. "В соответствии с патологоанатомом, колотые раны на тротуаре не были фатальными".
Clooney, düşmanın kaçmasına sebep oldu. Şimdi mutfağa gidiyor. Клуни спугнула пугало, сейчас он направляется на кухню.
Sweetums şeker kamışı varili patladı ve yavaşça ilerleyen bir ekolojik felakate sebep oldu. Цистерна "Сладкоежки" для хранения мелассы взорвалась, вызвав вялотекущую экологическую катастрофу.
Kaçışı ilk gemideki insanların ölmesine sebep oldu, bunun için üzgünüz. Мы омрачены тем, что его побег стоил жизни экипажу корабля.
Bu olağanüstü başarıları bazılarının ona 'Paleontoloji'nin Prensesi' demesine sebep oldu. Её называли "Принцессой палеонтологии", настолько значимы были её достижения.
Vampir Hakları Düzenlemesi'nin yaklaşması, birçoğumuzun silahları bırakmamıza sebep oldu, fakat belki hiçbirimiz bu kadar çok... Предстоящее принятие закона о равных правах вампиров вызвало массу протестов, но скорее всего, это нисколько...
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.