Sentence examples of "takip etmek" in Turkish

<>
Düşmanın izlerini takip etmek daha iyi olmaz mı? Может, лучше попробовать пройти по его следам?
Hayır Bay Reese, Bayan Shaw'u takip etmek ilk önceliğiniz. Нет, мистер Риз, отслеживание мисс Шоу ваш приоритет.
Evet, biliyorum, kızı takip etmek, onu otobüsten dışarı sürüklemek, çok gerçek hissettirdi. Да, знаю. Но преследование, то, как я ее тащил, казалось таким реальным.
Bu arada, şu anda prosedürü takip etmek zorundasın. Тем не менее, сейчас ты должен соблюдать процедуру.
Arnaud'u takip etmek çok zordu, çok hızlı yürüyor. Я за Арно не поспевала. Он так быстро ходит!
Cücelerin yaptıkları hareketleri takip etmek için Cüce çeviricisini kullanacağız. Мы будем использовать переводчик гномов чтобы отслеживать их перемещения.
Sonrasında CIA protokolünü takip etmek zorundasın. İşe geri dönebilmen için birçok aşamadan geçeceksin. Позже последуешь протоколу ЦРУ и пройдёшь через множество инстанций для восстановления в должности.
Takip etmek tek hobisi değil belli ki. Очевидно, преследование не единственное её хобби.
Seni bırakmadan önce gelişmelerini takip etmek için sadece. Чтобы отслеживать твои улучшения, прежде чем отпустить.
Neyse, esas mesele ölümünden bir kaç hafta önce Jai'yi takip etmek için bir güvelik şirketi kiralanmış. И дело вот в чем. За несколько недель до смерти частная охранная фирма начала следить за Джаем.
Benim görevim de onu takip etmek. И это моя обязанность следовать ему.
Su oluklarını, çitleri, akan suyu takip etmek. Идти вдоль водостоков, ограждений, вдоль кромки воды.
İçlerinden herhangi birini takip etmek çok zordur. Очень трудно следить за каждым из них.
Paloma ve kızları yem olarak kullanıp, eti takip etmek. Использовать Палому и девочек как приманку, следовать за плотью.
Ella Bowe müzik grubunu takip etmek için evini terk etti, grup ise dağıldı. Элла Боу ушла из дома, чтобы быть с группой, но группа распалась.
En iyisi karadan Grand Nehri'ne ulaşıp Kiowa Kalesi'ne kadar nehri takip etmek. Лучше идти по земле к Гранд-Ривер и вдоль нее к форту Кайова.
Teşkilatın önemli kaynaklarını beni takip etmek için mi kullandın? Ты использовала ресурсы агентства, чтобы следить за мной?
Çocukları takip etmek zordur, dostum. Сложно уследить за детьми, чувак.
Onza senin planını takip etmek istiyormuş gibi görünmüyor pek. Похоже, этот твой Кот хочет что-то этим сказать.
Yapmamız gereken, bütün festivallerin listesini alıp izini takip etmek. Значит нужно получить список всех передвижных аттракционов и выследить их.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.