Sentence examples of "yalancı bir" in Turkish

<>
Ben Mercer teşkilattan ayrılan yalancı bir ajan. Бэн Мерсер лгун, который бросил агентство.
O yalancı bir zehirli kurbağa. Но она - безобидная лягушка.
O adam yalancı bir hırsız! Этот человек лжец и вор!
Hiroshi, senin yalancı bir eşitlikçi olduğunu biliyordum. Хироши, я знала, что ты Уравнитель-лжец.
Demek müvekkilin yalancı bir egomanyak çıktı. Итак, твой парень самовлюбленный лжец.
O yalancı bir sürtük ve yaşadığı yer de burası. Она лживая шлюха, и вот где она живёт.
İkincisi, ucuz takım giyen, yalancı bir eziğin bir şey söylemiş olması doğru olduğu anlamına gelmez. Во-вторых, если какой-то жалкий неудачник в дешёвом костюме что-то сказал, то это не становится правдой.
Hayır, bilmem gerekenleri asla bana söylemeyen, yalancı bir orospu çocuğu gibi davranıyorsun. По-моему, ты лживый сукин сын, который никогда не говорит мне всей правды.
Penguen yalancı bir katil. Пингвин лжец и убийца.
Başkan, Dana Walsh'un barış anlaşmasını mahvedebilecek yalancı bir sosyopat olduğunu düşünüyor. Президент считает, что она лживая социопатка, которая разрушит мирный договор.
Senin inatçı, yalancı bir ayyaş olduğunu yazabilirim. Итак, ты - грубый, лживый пьяница...
Yalancı bir adam değil. Он лгать не будет.
Sen yalancı bir aşağılıksın! Ты лжец и мерзавец!
Senin beş para etmez yalancı bir Yanki olduğunu. Я слышал, что ты низкосортный лживый янки.
Çok inandırıcı bir yalancı da olabilir. Может, она просто умелая лгунья.
Yoksa çok iyi bir yalancı mısınız? Или же вы просто хорошая лгунья?
Yapmayın, o da başka bir yalancı ve sahtekar. Ладно тебе, он просто очередной лжец и манипулятор.
Etiyopyalı Bir Adamın Issız Ölümü Одинокий конец одного из самых публичных людей Эфиопии
Seni yalancı onun bunun çocuğu. Ах вы лживый сукин сын.
Internet'i herkesin özgürce bağlanabildiği, iletişim kurabildiği, yazabildiği, okuyabildiği, izleyebildiği, konuşabildiği, öğrenebildiği, yaratabildiği ve yenilikler icat edebildiği açık bir ağ olarak muhafaza edin. Поддержка Интернета как открытой сети, в которой всякий обладает свободой объединяться, общаться, писать, читать, смотреть, говорить, слушать, изучать, создавать и производить что - то новое.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.