Sentence examples of "yere park" in Turkish
Onu çalmış. Bir yere park etmiş. Bulunduğu yere bomba düşecekmiş.
Он его украл, припарковал там, где упадёт бомба.
Zamanım yok. Jacinda Ferrari'yi kötü bir yere park etmiş.
Джасинда припарковала Феррари во втором ряду в зоне разгрузки.
Neden Kramer ormanlık bir yere arabayı park etmiş?
Зачем Крамеру надо было парковать фургончик в лесу?
Cinayetlerin bağnazlık ile harekete geçmediği, bir park çekişmesinin gereksizliği halihazırda delil gösteriliyor.
Бессмыслица спора за место на парковке уже используется в качестве доказательства того, что убийства не были мотивированы нетерпимостью.
yıl boyunca Dadaab ve Kenya'daki tutsaklık benzeri yaşamından sonra, halen kampta yaşayan kız kardeşleriyle birlikte daha barışçıl bir yere yerleşmeyi, artık yeni bir hayata başlamayı umuyor:
Пробыв в Дадаабе как в ловушке года, Фиш надеется переселиться в менее опасное место со своими дочерьми, которые до сих пор живут в лагере. Он хочет начать новую жизнь.
Fakat eğer bir Müslüman park çekişmesi üzerine üç kişiyi vursaydı, tartışmanın gereksizliği, katilin vahşiliği olarak gösterilirdi.
Но если бы мусульманин застрелил трех человек за парковочное место, то бессмыслица спора приводилась бы в качестве доказательства его жестокости
Beni güvenli bir yere götür sana bildiğim her şeyi anlatırım, söz veririm.
Спрячьте меня где-нибудь, и обещаю, я расскажу вам всё что знаю.
Kızıl pandaların üreme dönemlerinin Temmuz ortalarında başlaması dolayısıyla, ulusal park ziyaretçilere kapatıldı ve hatta yerel halkın odun toplaması da iki aylığına yasaklandı.
С началом сезона размножения красных панд в середине июня национальный парк был закрыт для посетителей, и даже сбор дров для местных жителей был запрещен на два месяца.
Af çıkarttırıyoruz ve bir avuç kredi çipiyle istediğimiz bir yere uçuş hakkı alıyoruz.
Мы получим амнистию, кредитные жетоны, и возможность улететь, куда захотим.
Şey, Mona-Lisa ve sen gittikten sonra bulduğu o kız park yerinde yumruk yumruğa kavgaya tutuştular.
Мона-Лиза и какая-та девушка, которую она нашла, когда ты ушла, подрались на парковке.
Park alanında at gezisi yapmak için otantik bir aygır kiraladım.
Я арендовал настоящего жеребца, мы устроим аттракцион на парковке.
Her sabah erken kalkıp bir yere gitmek için bir nedeninin olması harikadır.
Здорово, когда есть куда идти утром или причина встать с кровати.
Palyaço Krusty Kanal'nın otoparkında iki park yerini işgal etmesi sebebiyle belki de en iyi şekilde hatırlanacak.
Клоун Красти, больше известный как человек который занимал два парковочных места на стоянке Шестого канала.
Yani kolayca arabasını park edip Danni'nin dairesine yürüyüp onu öldürebilir ve otele geri dönüp geceyi orada harcayabilir.
Он легко мог припарковаться, дойти до квартиры Денни, убить ее, и вернуться в отель.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert