Sentence examples of "zor olduğunu" in Turkish

<>
İşin ile ilişkilerinin birlikte yürümesinin zor olduğunu düşünüyorum. Полагаю, тяжело поддерживать отношения с такой работой.
Düşüncelerini okumanın ne kadar zor olduğunu biliyorum. Я знаю как трудно читать твои мысли.
Hafta içi akşamlarının çok zor olduğunu bildiği halde yemeğe çıkmak istedi. Он приглашает поужинать и знает что в будние вечера это сложно.
O kadar küçük bir forma bulmanın ne kadar zor olduğunu biliyor musun? Вам известно, как трудно найти такой маленький размер? - Хоккей?
Bir okuyucu, böbrek bağışlamanın ne kadar zor olduğunu sormuş. Её читатель спрашивал, как можно отдать ей свою почку.
Selefi yerini doldurmanın zor olduğunu kanıtladı. Его предшественника оказалось довольно трудно заменить.
Bunun senin için çok zor olduğunu biliyorum Theo. Знаю, для тебя это трудно, Тэо.
Bir şey ezildikten sonra onu tekrar toparlamanın ne kadar zor olduğunu hatırlatması açısından. Как напоминание о том, что трудно склеить то, что однажды разбилось.
O çocuklarla durumun ne kadar zor olduğunu bilmiyor musun? Ты знаешь, как трудно разговаривать с этими парнями?
Bu kafayı bir kaska sokmanın ne kadar zor olduğunu biliyor musun? Ты хоть представляешь, как трудно засунуть всё это в шлем?
Duygusal açıdan senin için zor olduğunu biliyorum. Понимаю, тебе тяжело. В эмоциональном плане.
Bunun senin için neden bu kadar zor olduğunu anlayabiliyorum. Я понимаю, почему это будет тяжко для тебя.
O ejderhadan onu ayırmanın ne kadar zor olduğunu biliyorsun. Ты знаешь, как трудно разлучить его с драконом.
Tüm bunların benim için ne kadar zor olduğunu düşündün mü hiç? Но ты когда-нибудь задумывалась, насколько тяжело это было для меня?
Bunun zor olduğunu söylemek çalışkan Virginia halkına hakaret olur. Называть это работой будет оскорблением для трудолюбивых жителей Вирджинии.
Ona inanmanın zor olduğunu biliyorum ama belki adamın içinde bir şey cız etmiştir. Я знаю, ему сложно поверить, может, у него что-то щелкнуло.
Ondan enjekte edilmiş bir kişiyi öldürmenin ne kadar zor olduğunu gördün. Ты же видел чего стоит убить одного парня, которого укололи.
Bir iyilik istemenin senin için ne kadar zor olduğunu tahmin edebiliyorum, özellikle benden. Я представляю, как тяжело для вас просить об одолжении, в особенности меня.
Kendi başına çocuk yetiştirmenin senin için ne kadar zor olduğunu, şimdi farkettim. Я только сейчас поняла, как трудно тебе было одному вырастить двоих детей.
Chuck, bu aramayı yapmanın benim için ne kadar zor olduğunu biliyorsun. Чак, ты знаешь, как тяжело мне дался этот телефонный звонок.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.