Exemplos de uso de "когда я" em russo

<>
Также, когда я делал этот снимок, горели поля, так как фермеры очищали землю. Ayrıca bu görüntüyü yakaladığımda çiftçiler araziyi temizlerken tarla ateş içindeydi.
Я вспоминаю время, когда я была активисткой, борющейся за свободу и демократию, выходящей на протесты и бегущей в укрытие, пишущей. Aktivist olarak özgürlük ve demokrasi için mücadele ettiğim, eylemlere gittiğim ve saklanmaya koştuğum zamanlar, yazdığım zamanları aklıma geliyor.
На меня смотри, когда я говорю, ублюдок мелкий. Sakin ol. - Konuşurken yüzüme bak, küçük puşt.
И так происходило каждый раз, когда я пытался побыть утончённым. Ne zaman biraz derin konulara girmeye kalksam gruptakiler hep böyle yapardı.
Быстро убегай, когда я отпущу руки. Elimi kaldırdığımda sana kaçman için şans vereceğim.
Когда я был вашим учителем в Испании.. Драгоценное распятие. İspanya'da özel hocanızken değerli taşlarla süslenmiş bir haç hediye etmiştim.
Всё так просто, когда я бегаю. Koşarken her şey o kadar basit ki.
В смысле, у меня есть правило: когда я сбиваю кого-то я кормлю его завтраком. Yani benim bir kuralım vardır, ne zaman arabayla birine çarpsam, onunla kahvaltı yapmak gerekir.
Я стремился стать писателем когда я был в шестом классе. Bir yazar olmayı ilk kez altıncı sınıfa giderken çok istemiştim.
Как ты всегда узнаешь, когда я тут? Ne zaman burada olacağımı nasıl her zaman biliyorsun?
Когда я засыпаю в гостиной она укрывает меня одеялом. Kanepede bir şey okurken uyuya kaldığımda üstüme battaniye örtüyor..
Когда я подстригла волосы, она сказала, что это никуда не годится. Saçlarımı kestirdim ve: "Hayır, bu işe yaramaz". dedi.
Ненавижу когда я пьяная! Sarhoş olmaktan nefret ederim!
Когда я кончаю, сильно откидываю голову назад. Boşalacağımda, başımı arkaya sert bir şekilde atarım.
Когда я была кадетом, он приносил свежие розы для моей комнаты. Ben bir kursiyerken, kamarama koymam için bana hep taze gül verirdi.
Ну, а теперь, когда я наконец-то нашел тебе применение, не старайся отделаться от всего этого. Tam sana göre bir iş bulmuşum, - sakın bunu da geri çevirme. - Hayır, hayır.
Когда я была маленькой, Мани учил меня боксу. Many bana boks yapmayı öğretti, değil mi kuzen?
Видишь, когда я занят пациентом, весь мир вокруг меня исчезает. Gördüğün gibi, bir hastayla ilgilendiğim zaman gözüm başka hiçbir şey görmüyor.
Все гораздо забавнее, когда я под кайфом. Kafam iyiyken, her şey daha komik geliyor.
А когда я хотел, чтобы кто-то пострадал? Ben ne zaman birinin zarar görmesini istedim ki?
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.