Exemplos de uso de "почувствовала" em russo

<>
Я почувствовала, что должна сделать что - то и начала рисовать. Büyük ihtimal tamamen çaresiz hissettiğimi söylediğimde yalnız değilim.
Появившись там, ты изменила отпечаток, и я это почувствовала, увидела тебя. Senin orada oluşun bu damgayı değiştirdi ve ben bunu hissettim, seni fark ettim.
Даже более вернее будет сказать "почувствовала"? Görmekten de fazlası hissettiğini söylemem daha doğru olur!
Я почувствовала что-то плохое, опасное. Kötü bir şeyler hissettim. Tehlike hissettim.
Я определенно что-то почувствовала. Kesinlikle bir şeyler hissediyorum.
Я почувствовала щекотку на левой ноге. Sol ayağımda hafif bir gıdıklanma hissettim.
Вдруг почувствовала себя плохо. Kendimi birden kötü hissettim.
Дорогой дневник, сегодня я почувствовала влагу между ног. Sevgili günlük, bugün bacaklarımın arasında bir ıslaklık hissettim.
Когда я увидела фотографию Эшли, я почувствовала, что там была какая-то подсказка. Resimde Ashlyn ve Ashley'i görünce bu garip şeyi hissettim. Sanki resimde bir ipucu vardı.
Так, ты почувствовала слабость, что еще? Şimdi, mide bulantısı dışında başka ne hissettin?
А когда он ушёл, ты почувствовала одиночество. O gittiğinde ise dünyanın en yalnızı gibi hissettin.
Я почувствовала любовь бога, Благодать Божью. Çocuğu gördüğünde. Tanrının sevgisini, yüceliğini hissettim.
Но потом я почувствовала, как мне в задницу уперлась какая-то дубинка. "Ama sonra arka tarafımda çubuk gibi sertleşen bir şey hissettim."
я держала её в руке почувствовала себя очень спокойно. Это было прекрасно. Bugün uyuklarken onu elimde tutuyordum ve bir sihir gibi kendimi rahat hissettim.
И что ты почувствовала? Bu seni nasıl hissettirdi?
Но когда я надавила на позвонок, вместо острой боли она почувствовала лёгкий дискомфорт. Ama dördüncü omura baskı yaptığım zaman keskin bir ağrı yerine hafif bir ağrı hissetti.
Чуть раньше я что-то почувствовала, но сейчас всё прошло. Biraz önce bir şeyler hissettim ancak geçti. Şu an iyi.
Ты почувствовала себя иначе? Kendini farklı hissettin mi?
Сегодня я почувствовала, что комок движется. Oh, bugün yumrunun kolumda kımıldadığını hissettim.
Иголка настолько мала, она даже не почувствовала укол. İğne ucu çok küçük, büyük ihtimalle hissetmedi bile.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.