Exemplos de uso de "суровые условия" em russo

<>
Эти суровые условия окружены атмосферой без кислорода. Soğuk koşulları yetmezmiş gibi atmosferinde oksijen yok.
Как видишь, условия суровые. Gördüğün gibi koşullar çok ağır.
Здесь бывают невероятно суровые зимы. Burada kışlar çok acımasız geçebilir.
Экономические условия, подобные этим, во всём регионе стали хорошей почвой для незаконной перевозки людей с Африканского рога на Аравийский полуостров. Yıllar boyunca bölgenin her yanında bu gibi ekonomik koşullar, endişe verici bir ticaretin yükselişine neden oldu: Afrika Boynuzu'ndan Arap Yarımadası'na insan kaçakçılığı.
Это были суровые несколько месяцев. Son birkaç ay zor geçti.
Когда он и его мать прибыли в лагерь, условия были не намного лучше. Annesiyle birlikte kampa vardıklarında da kamp şartları yoldaki şartlardan pek de farklı değildi.
Суровые, ставящие крест на ваших карьерах последствия. Ağır ve mesleğinize son verecek sonuçlar. Ben evliyim.
Потому что он ставит собственные условия? Kendi şartlarını kendi koyuyor diye mi?
Хорошо, значит, условия приемлемы. Güzel. İyi, şartlar kabul edilebilir.
Это меняет условия игры. Bu değişikliğe sebep olacak.
Условия договора были предельно ясными. Anlaşmamızın şartları epey açıktı bence.
Хорошие условия, не правда ли? Güzel bir anlaşma, değil mi?
Ну, если у он / она / оно имеет более подходящие условия... Eğer o hangi cinsiyetten olduğu belli olmayan iblis sana daha uygun koşullar sunabiliyorsa...
Она изменяет условия своего обитания. Zekâ kendi doğasının koşullarını değiştirir.
Условия труда очень плохие. İş şartları çok kötü.
Это специфичный труд, и соответственно, вам предоставят хорошую еду, теплую одежду и улучшенные условия проживания. Özel bir iş ve dolayısıyla daha iyi yiyecekler, sıcak tutacak giysiler ve daha iyi yaşam şartlarınız olacak.
Я хочу услышать условия вашей капитуляции. Teslim olma şartlarını duymak için bekliyorum.
Она просто пытается получить лучшие условия при разводе. Boşanırken daha iyi bir anlaşma yapabilmek için çabalıyordu.
Вон не будет соблюдать условия любой нашей сделки. Vaughn, yapacağımız hiçbir anlaşmanın şartlarını yerine getirmez.
Вы опять ставите условия, Додж? Hala şartlar koşuyorsun ha, Dodge?
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.