Exemplos de uso de "хуже того" em russo

<>
Она сохраняет доброту даже тогда, когда доброта не в цене хуже того - принимается за слабость. Kraliçe nezakete önem verilmeyecek zamanlarda bile, hep nazik olan birisidir. Veya daha zayıflık sayıldığı zamanlarda bile.
Но не нужно скрывать, или, что хуже, сваливать вину и всем вместе притворяться, что это и есть решение. Ama olayın üstünü örtmek öyle değildir, ya da daha kötüsü suçu başkasının üstüne atmak ve toplu olarak çözüm buymuş gibi davranmak.
Никогда не видывал девки хуже, чем она! Hayatımda ilk kez böyle korkunç bir kızla karşılaştım.
Ты мог за решёткой оказаться или того хуже. Sonunda hapse düşebilirsin ya da daha kötüsü olabilir.
Разборка в баре стала хуже? Bar kavgası kötü mü sonuçlanmış?
Это хуже, чем быть злым. Bu kötü olmaktan daha da kötü.
Я знаю, что Мэйлин Льюис не хуже меня. Meillyn Lewis'in benden daha kötü olmadığını bilecek kadar tanıyorum.
Ты притворяешься хорошим, и это ещё хуже. İyiymiş gibi davranıyorsun, bu çok daha kötü.
Поверь мне, адвокат будет вести себя еще хуже. Savunma avukatı bundan da beter olacak, güven bana.
Это хуже, чем представить себя с мужчиной. Bu seni bir erkekle hayal etmekten daha kötüsü.
Моей бабушке становится хуже. Büyükannemin durumu gittikçe kötüleşiyor.
Или хуже, субъект вообще никого не продавал. Ya da daha kötüsü, şüpheli kaçakçılık yapmıyordu.
Эти люди хуже, чем зомби! Bu insanlar zombilerden daha kötü diyorum.
И даже хуже: в чём-то лживой. Hatta daha kötüsü, bir yalan gibi.
От запаха цветов мне стало еще хуже. Çiçeklerin kokusu beni daha da hasta etmişti.
Хуже и вообразить нельзя. Hayal edilemeyecek kadar kötü.
Это ещё хуже моей старческой любви. Benim yaşlı aşkımdan bile daha kötü.
Где богатенькие клиенты могут сотворить что-нибудь подобное и даже хуже с жертвами. Çok para ödeyen müşterilerin bu tarz ve daha kötü şeyler yaptığı oganizasyonlar.
И я провел первую часть своей жизни или разочаровывая их, или хуже живя, согласно их ожиданиям. Ve hayatımın ilk bölümünü ya onları hayal kırıklığına uğratarak ya da daha kötüsü onun beklentilerini karşılamaya çalışarak geçirdim.
Мне снова стало хуже. Yeniden kötüye gitmeye başladım.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.