Sentence examples of "Etrafta" in Turkish

<>
Etrafta daha çok metal parça olması lazım. Тут вокруг должно быть много металлических частей.
Etrafta çocuk resimlerinden çok köpek resimleri var. Тут больше фотографий собак, чем детей.
Ben etrafta soruşturma başlatayım, kurbanı gören ya da duyan var mı diye. Начну опрос. Может кто-нибудь в округе знает, какого черта здесь делал убитый.
Etrafta güçlü büyük bir adamın olması ne iyi. Хорошо, когда рядом есть большой сильный мужчина.
Küçük maymunlar gibi etrafta koşuşturup durman gerçekten komik. Забавно, вы бегаете вокруг как маленькие обезьянки.
Etrafta, gerçekte var olmayan ufak yaratıklar görüyor. Она везде видит маленьких существ которых не существует.
Bana saniye ver de bir bakayım başka kim var etrafta. Дай мне секунд, я посмотрю, кто еще здесь.
Siz çıkarken etrafta şüpheli birini fark ettiniz mi? Вы не заметили никого подозрительного поблизости когда уходили?
Bir orkestra şefi ve etrafta çubuk sallayan birinin arasında fark var. Есть разница между дирижером и парнем, который просто машет палочкой.
Etrafta siviller varken birini öldürmek çok daha zordur. Намного сложнее убить кого-то, когда вокруг гражданские.
Kaçtığı zaman etrafta dolaşıp, adam toplaması fazla uzun sürmez anladın mı? Когда он сбегает, тут же объявляется, набирает людей, понимаешь?
Hava kötü olunca bir de, etrafta da kimseler yoktu. Такая плохая погода, и никого не было в округе.
Antonio, etrafta senin gibi kötü adamlar varsa Roy da uzakta değildir. Там где такие злодеи, как ты, Рой тоже где-то рядом.
Etrafta fazla müşteri yok iken sigara içebilir miyim? Можно мне покурить, пока никого нет вокруг?
Mayaları bozuk. Benim çocuğum çökmüşken, onlar bu kasaba kendilerininmiş gibi etrafta hava atarak dolaşıyorlar. Ходят по городу, хвастаются, что они тут хозяева, а мой мальчик сломлен.
New York şehri binalarını sarmaşıklarla kaplanmış şekilde hayal edebiliyorum. Etrafta atmacalar süzülüyor. Представляю Нью-Йорк со зданиями, покрытыми лианами, с парящими вокруг ястребами...
Babam, etrafta dolaşıp inekleri doğrayan bir Satanist grubun olduğunu söylüyor. Папа говорит, что это сатанисты тут шляются и режут коров.
Ben de rahat rahat etrafta gezebilirdim ama rehineler gibi ben de özgür değilim. Да, я могу спокойно разгуливать вокруг, но я тоже не свободен.
Etrafta bolca av olabilir ama aslanlar onları suyun içinde kovalamakta zorlanır. Вокруг много добычи, но львам сложно догнать её по воде.
Evet bir dal parçasına benziyor. Etrafta ağaç yok. Bu yüzden ben de, katilimizden gelmiş olabileceğini düşündüm. но никаких деревьев вокруг, и я решил, что это могло быть перенесено с нашего убийцы.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.