Sentence examples of "alışılmadık bir" in Turkish

<>
O'ler için bile çok alışılmadık bir anneydi, değil mi? Она была необычной матерью, даже для х, согласен?
Daha önce hiç ölü bulunmamış, bu onun için alışılmadık bir şey. Мертвым его раньше не находили, так что это не черта характера.
Alışılmadık bir şey mi? Разве это так необычно?
O gece alışılmadık bir şey oldu mu, Peder? Было ли что-нибудь необычное в тот вечер, отец?
Alışılmadık bir şey onu etkiliyor. На нее действует что-то необычное.
Bak bakalım odayı temizledikleri zaman, alışılmadık bir şey fark etmişler mi? Узнать, когда они убирали комнату и не заметили ли что-нибудь необычное?
Ne kadar incesiniz, Bayan Woodhouse, ama çok alışılmadık bir şey oldu. Как мило с вашей стороны, мисс Вудхаус, но случилось кое-что непредвиденное.
Bu pek de alışılmadık bir şey değil ama şeyden de haber... Было бы ничего необычного, но только у нас нет связи...
Alışılmadık bir şey yiyip içtin mi? Ты ела или пила что-либо необычное?
Çok alışılmadık bir durum mu? Для тебя это что-то необычное?
Sen alışılmadık bir polis memurusun, Çavuş Boyle. Ты самый необычный коп, что я видел.
Ortaklığımız alışılmadık bir ortaklık ama yine de ortaklık. У нас нетрадиционное партнерство, но это партнерство.
Ve alışılmadık bir iz karışmış. И была ещё необычная примесь.
Bayan Kent, kusura bakmayın ama alışılmadık bir durum bu. Миссис Кент, прошу прощения, но это несколько необычно.
Kanıtlarla ilgili alışılmadık bir şey olduğunu söylüyor. Говорит, что в уликах есть несостыковки.
Hiç alışılmadık bir şeyle karşılaştınız mı? Вы когда-нибудь сталкивались с чем-то необычным?
Ama daha sonra alışılmadık bir şey oldu. Но в тот день случилось нечто необычное.
Elleri nasırlı bir kadına göre alışılmadık bir devlet yönetimi anlayışın var. У тебя необычное понимание управления государством, как для рабочей женщины.
"Ajanların içinde yaşadığı dalavere dünyasında gerçek, alışılmadık bir güce benzer." В мире обмана, в котором живут шпионы, правда приобретает особую силу.
O zaman belki alışılmadık bir şey denemeliyiz. Ну, тогда может попробуем что-нибудь необычное?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.