Exemplos de uso de "başından aşkın" em turco

<>
Doğrudur, bugünlerde işleri başından aşkın. он очень занят в эти дни.
Malum, kadının işi başından aşkın. Знаешь, ее работа набирает обороты.
Yeni nişanlı, işleri başından aşkın, bir şeyler için aceleci. Недавно обручились, все с ног на голову, в спешке.
İngilizlerin zaten işi başından aşkın. Ну, англичане заняты руки.
Obama'nın konuşması öyle etkili oldu ki, bir milyonu aşkın Küba kökenli vatandaş barındıran Florida'daki sürgünlerin muhafazakar partili bölümünün birçoğu arasında sert bir muhalefet oluştu. Влияние речи Обамы было таково, что она породила серьёзные оппозиционные веяния среди самой консервативной части эмигрантов во Флориде, доме для более чем миллиона жителей кубинского происхождения.
En başından beri sen haklıydın. Ты был прав всю дорогу.
Aşkın ne olduğunu biliyorsun demek? Ты много знаешь о любви?
Bu maceranın böyle biteceği en başından belliydi. С самого начала это приключение было обречено.
Aşkın gözü kördür derler. Говорят, любовь слепа.
Şu yıkım olayının başından başlayalım. Начнём с начала этой катастрофы.
Bir çoğu, böyle bir adamın eşi olmanın aşkın derinliğini hissetmelerini sağlayacağına inanırdı. Многие из них думали, что с таким мужчиной они почувствуют сильную любовь.
Buzz, en başından beri Zurg'ü yenebilirdin! Базз, ты всегда мог победить Зурга!
Belki de seksin önemini abartıyoruz ve aşkın gücünü azımsıyoruz ama... Наверное, мы переоцениваем важность секса и недооцениваем силу любви.
Madem başından beri burada bağlıysa Rex'de o telefonun ne işi var? Telefonu kontrol edin. - Kesinlikle. Если он был связан тут все это время, как у него мог бы оказаться тот же телефон?
Aslında gerçek olan ancak kimsenin kabul etmediği şey, aşkın asla adil olmadığıdır. Это истина, ее никто не станет оспаривать, любовь никогда не равнозначна.
Değiştirseydi zaten en başından iltifatı hak etmediğin ortaya çıkardı. Если так, то Вы не заслуживаете одолжений вообще.
Demek bu gerçek aşkın sesiymiş. Это были звуки настоящей любви.
Hasta piçin teki kocayı başından vuruyor, sonra da karısını kaçırıyor.. Какой-то больной выродок убил мужа выстрелом в голову, похитил жену...
Aşkın bir şeye benzeyeceği aklımdan hiç geçmemişti. Не знал, что любовь как-то выглядит.
Ağır ağır ve en başından başlayalım. Давай для начала очень медленно начнём.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.