Exemplos de uso de "bile edemiyorum" em turco

<>
Bayan Plimsoll şimdi beni görse, yüzünün alacağı hali hayal bile edemiyorum. Представьте себе лицо мисс Плимсолл, если бы она меня сейчас видела.
Ve şimdi hayatımı sensiz yaşamayı hayal bile edemiyorum. И теперь я не представляю жизни без тебя.
Ne kadar kızgın olduğunu hayal bile edemiyorum. Даже не представляю, как ты злишься.
Sürekli başka biri gibi olmanın nasıl olduğunu tahmin bile edemiyorum. Не представляю какого это, быть все время кем-то другим.
O hücrede yıl yaşamak nasıl olurdu hayal bile edemiyorum. Я даже представить не могу - лет в камере.
Senin için ne kadar zor olmuştur tahmin bile edemiyorum, Thea. Представить себе не могу, как тебе было тяжело, Тея.
Bunların senin için ne anlama geldiğini hayal bile edemiyorum. Не могу представить, что это значит для вас.
Nasıl hissetmiş olabileceğini hayal bile edemiyorum. Могу представить, что ты чувствовала.
Eşimi o şekilde kaybetmeyi tahayyül bile edemiyorum. Не могу представить себе такую потерю супруга.
Bir kardeş kaybetmek nasıl bir şey olduğunu hayal bile edemiyorum. Даже не могу представить, как это - потерять брата.
En sonunda kafasına dank ettiğindeyse, neler olacağını tahmin bile edemiyorum. И когда это добьёт её я не знаю, что случится.
İntikamını hak eden bir sonraki kurbanını bulmak ne kadar zamanını alacak, tahmin bile edemiyorum. Представить не могу, сколько у тебя займет поиск новой жертвы, заслуживающей твоего возмездия.
Nasıl bir his olduğunu tahmin bile edemiyorum. Представить даже не могу, какого это.
Şu an sana bakmaya bile tahammül edemiyorum. Я даже не могу смотреть на тебя..
Başka türlü çöpler de okulun içerisinde, her yerde toz, tuvaletler (anlatmayacağım bile), kırık camlar ve kapılar, ancak dört yılda bir ya da özel durumlarda boyanan duvarlar ... эта груда мусора, каждый день лежащая у задней двери, придаёт нашей "уникальной" школе более чем прекрасный вид... Мусор, в других формах, есть и внутри. Повсюду пыль, туалеты... даже не буду их описывать, двери и окна сломаны, стены красят только раз в четыре года или к особым событиям.
O kadar korkuyorum ki. Hareket edemiyorum, konuşamıyorum, nefes alamıyorum. Так страшно, что не могу двигаться, говорить, дышать...
Fakat bir insan nasıl yıldan fazla süren, gördüğüm, bir cerrahın bile görmeye alışamadığı şeyler karşısında sessiz kalabilir? Но как же молчать, когда вот уже лет я вижу такие вещи, к которым не может привыкнуть даже хирург?
Şeytan köpeğinin çalışmasının ona ne kadar büyük bir zarar verdiğini hayal edemiyorum. Представить не могу, насколько тяжкую работу предстоит проделать над ней Церберу.
İçlerinde destek mesajları da aradım ancak bir tane bile yoktu. Я даже искал сообщения поддержки, но их не было.
Yani kendisi o kadar harika biri ki, böyle bir şeyi hayal edemiyorum. В смысле, он же такой очаровательный парень. Даже представить себе не могу.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.