Sentence examples of "doğru" in Turkish

<>
Kararını vermişsin. Senin için neyin doğru olduğunu ben söyleyemem. Я не могу говорить, что для тебя правильно.
Evsizin birinden üç beş tane bira alıp parka giderdik. - Doğru. Просили какого-нибудь бездомного купить нам выпивку и шли в парк, верно?
Bay Wells, bunların doğru olduğunu farz edelim. Мистер Уэллс, допустим, все это правда.
Doğru; ama karakteri biraz sempatik hale getirmeye çalışıyorum. Да, но я пытаюсь сделать персонаж более привлекательным.
Motorlu Araçlar Dairesi bize doğru adresi vermiş. Похоже департамент транспорта дал нам правильный адрес.
İşle beraber doğru cevaplar da geliyor. Вместе с работой приходят правильные ответы.
ya da çocuklarımıza öğretelim "Herkese doğru söyleyin Almanlar hariç" Или учить детей - говорите правду всем, кроме немцев.
Bu doğru Sparky, Baban eve geliyor. Точно, Живчик, папочка возвращается домой.
Eğer dediğin doğru olsaydı, jimnastik sınıfı çok daha eğlenceli olurdu. Если б это было правдой, урок физкультуры был бы интереснее.
Jack, Ajan Morgan ve ortağı, asker desteğiyle birlikte sana doğru geliyorlar. Джек, агент Морган со своим напарником движутся в твою сторону с подкреплением.
Evet. Bazı kısımları doğru hatırlıyorsun ama hatırlamadığın önemli kısımlar var. Частично ты прав, но ты упускаешь некоторые важные моменты.
Bir seferliğine, doğru bir şey yapmak için fırsat bu. Это мой последний шанс сделать что-то правильное, хоть раз.
Doğru ya, ne de olsa Gordon eski arkadaşımız. Ага, а Гордон - наш старый верный друг.
Baştan başlarız, ve bu sefer doğru yaparız. Мы начнем сначала и сделаем все как надо.
İnsanlar sonunda doğru şeyi yaptılar! Люди наконец-то сделали правильную вещь!
O sadece doğru olduğunu düşündüğü şeyi yaptı. Он сделал то, что считал правильным.
Doğru ya da yanlış cevaplar yok. Здесь нет правильных и неправильных ответов.
Anna, burası gerçekten bunu eşelemek için doğru yer değil... Анна, сейчас не лучшее время, чтобы копаться в...
Doğru, bu onun neden birden bire suçluluk duymaya başladığını ortaya çıkarıyor. Ну, это объясняет, почему он неожиданно стал испытывать чувство вины.
Los Angeles'daki en iyi evlat edinme avukatını tuttum. Fakat öz annesi tüm doğru evraklara sahipti. Я нанял лучших адвокатов в Лос-Анджелесе, но у биологической матери были все нужные бумаги.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.