Exemplos de uso de "görmek için" em turco

<>
Neşeli Tanaka'yı görmek için etrafıma bakındım. Я оглядывалась в поисках веселого Танаки.
Roma'da onu görmek için sabırsızlanıyorum. Жду нашей встречи в Риме.
Peder Joe ne kadar psişikmiş görmek için. Посмотрим, что отец Джо за экстрасенс.
Mary de Max'i özlemişti ama artık onu görmek için para biriktirmiyordu. Oна тоже скучала по нему, но не хотела видеть его.
"Çocuğumuzu sevecek misin onun iyi bir hayata sahip olduğunu görmek için çok çalışacak mısın?" "Будете ли вы любить вашего ребёнка и стараться, чтобы обеспечить ему хорошую жизнь?"
Angela'yı görmek için yanıp tutuşuyordum. Я так хотел увидеть Анжелу.
Çıkıp çıkmadığını görmek için biletlere hızlıca bakmalıyız. Нам нужно просмотреть билеты как можно скорее.
Randy, New York'a ilişkimiz yürüyor mu diye görmek için geldi ama o otelden hiç çıkmamalıydık. Рэнди прилетел в Нью-Йорк дать шанс нашим отношениям, но нам не стоило уходить из отеля.
Onu görmek için çok uzun yoldan geldim. Я проехал долгий путь чтобы его увидеть.
Daha iyi görmek için tomografi çektirmeliyiz. Нужна КТ, чтобы получше рассмотреть.
Hangi hayvanın dışkısının geri sıçramada bulunan kanıta en iyi uyduğunu görmek için. Doğru? Чтобы найти экскременты животных которые лучше соответствуют частицам, найденным в области рикошета.
Buraya kimlerle karşı karşıyayım diye görmek için geldim. Я пришел посмотреть, с кем имею дело...
Onu görmek için izimle gel yeter. Просто пошли с нами к нему.
Sonra Alex de Ava'yi görmek için bensiz yolculuga çikti. а потом Алекс поехал увидеться с Авой без меня.
Sizi tekrar yazın görmek için sabırsızlanıyorum. С нетерпением буду ждать вас летом.
Tanıkları suçlayacak bir dayanak olup olmadığını görmek için, savcı canlandırma istiyor. А реконструкция событий покажет, нужно ли нам преследовать в суде свидетелей.
Ardından gelecek senaryoları görmek için sabırsızlanıyorum. С нетерпением жду сценариев после такого.
Sizi görmek için can atıyorlar. И очень хотят вас увидеть...
İçkiliydi ve Bayan Blaney'yi görmek için ısrar etti. Он был пьян и желал повидать миссис Блэйни.
Orada birşey görmek için çok açıktı. Отсюда я ясно видел всю сцену.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.