Sentence examples of "kadar çalışacağını" in Turkish

<>
Todd geç saate kadar çalışacağını söyledi. Тодд сказал, что работает допоздна.
Babam da geç saate kadar çalışacağını söylüyor. И папа написал, что работает допоздна.
Ancak aynı zamanda belki bir sonraki yazacağım şeyin de o kadar da iyi olmayacağı konusunda beni biraz korkutuyor. Но в то же время она немного пугает меня, вдруг следующая вещь, которую я напишу, не будет настолько хорошей.
Bir İngiliz vatandaşı ve futbol taraftarı olarak, dünyanın her köşesinde kitlesel olan futbola nispeten Filipinler'de basketbolun bu kadar rağbet gördüğü konusunda her zaman şaşmışımdır. Как англичанин и фанат футбола, я всегда немного удивлялся, почему баскетбол настолько здесь популярен, в отличие от футбола, который широко распространён в остальной части мира.
Bazıları üniformalı insanlardan o kadar korkuyor ki bilmediği şeyleri bile itiraf ediyor. Другие настолько боятся людей в униформе, что они признаются в чем угодно.
Karayip dili, örneğin, sorgulamadan kabul ettiğimiz İrlanda ve İskoç dili kadar belirgin ve kolayca anlaşılabilir bir dildir. Я не пишу в блог на постоянной основе, однако мне было важно начать его, чтобы сделать писательство центральной частью моей жизни.
Katılımcılar $, 000'a kadar bursa başvurabileceklerdir. Заявители имеют право получить грант в сумме до долларов США.
Dönem ne kadar zalim olsa da, her cephede hırçınlaşan İkinci Dünya Savaşı ve Nazi işgalindeki Ukrayna'da bile insanların normal bir hayat sürebildiğini gösteriyor. Несмотря на жестокие времена, люди пытались сделать всё, что было в их силах, чтобы вести нормальную жизнь даже в оккупированной нацистами Украине, когда Вторая мировая война бушевала на всех фронтах.
Geniş çaptaki protestolar, yürüyüşün sonunda polis kuvveti ile çatışmalar başlayana kadar olaysız geçti. Массовый протест проходил мирно до конца марша, когда имели место столкновения с полицией.
Bu kadar şekeri bir gecede ne nasıl toplayacağız? Как нам собрать столько конфет за один вечер?
Bir erkeğin ceketi genelde dizine kadar mı iner? Разве мужской пиджак не доходит обычно до колен?
O kadar da değil, otelden stada kadar yolu da doldurduk. Мало того мы зарядили весь его путь от отеля до стадиона.
Ne kadar büyük olduğuna bakıyorum. Проверяю, насколько он большой.
Röportaja devam edeceğiz ancak, duyuruyu gelecek haftaya kadar erteliyoruz. - Neden? Мы начнем с этого интервью, но повременим с объявлением до следующей недели.
Üç fersah kadar mı? Сколько? Три лье?
O kadar uzun süre kalmayacağım ben. Я до весны тут не задержусь.
Belki, o kadar da yakışıklı olmadığı içindir. Может, потому что он не настолько красив.
Hayır, çubuğun kenarından deliğin merkezine kadar üç milimetre olacaktı. Нет, три миллиметра от края конца до центра отверстия.
Bunun üstesinden gelmemiz için ne kadar şansımız var? Сколько у нас шансов справиться со всем этим?
Remi istediği kadar arkadaşını buraya davet edebilir. И Реми сможет пригласить сколько угодно друзей.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.