Sentence examples of "olsun" in Turkish
Tanrı Aşkına, bir kere olsun şu mülkiyet haklarını unutsan.
Бога ради, забудьте вы хоть раз о своей собственности.
Şimdi, parkta yürüyüşe çıkarım. Hava yağmurlu ya da güneşli olsun fark etmez.
А сейчас я иду прогуляться в парк, будь то дождь или снег.
Liam, her şeyi benim bir geleceğim olsun diye yaptı. Ben de bir geleceğim olmasında çok kararlıyım.
Все, что сделал Лиам, было ради моего будущего, и оно определенно будет у меня.
Eğer bir kez dahi olsun sınırı aşarsan beni tehlikeye sokarsın ve bu işe son veririm.
Ладно, но если хоть чем-то поставишь меня под угрозу, я положу всему конец.
Ve lanet olsun eğer dirilmiş bir saksafoncu değil de gizli görevdeyse kimin için çalışıyordu?
Чтоб меня, если это не воскресший саксофонист под прикрытием. На кого он работает?
Bugün burada mahvettiğimiz, her ne kadar öyle olsun istesem de senin adın değil.
Это не твое доброе имя мы сегодня похороним, хотя я бы предпочла твое.
Cesetleri olduğu yerde bırakın. Birkaç gün gözlerinin önünde olsun.
Оставьте тела на месте, пусть смотрят несколько дней.
Alacağı disiplin cezasıyla Mali'ye gönderilecek olma ihtimali ne kadar zayıf olursa olsun ben bu riski alabileceğimi zannetmiyorum.
Если есть хоть минимальный риск его отправки в Мали, я не готов идти на этот риск.
Konu para ya da unvan olsun suçların çoğu erkekler tarafından işlenmiştir.
Большинство преступлений совершили мужчины, будь то за деньги или статус.
Çok arkadaşın olacağına birkaç arkadaşın olsun daha iyi.
Лучше иметь несколько хороших друзей, чем много приятелей.
Özgeçmişinde bir altın yıldız olsun diye Neal'ı sattın!
Вы подставили Нила ради золотой звездочки в резюме.
Google, soruyu sesli sorma ihtiyacını ortadan kaldırdı sanıyordum, ama olsun.
Я думала, Гугл отменил необходимость задавать вопросы вслух, но ладно.
Ne yani, ben size mutfağınız olsun diye mi vergi ödüyorum?
Значит я плачу налоги, чтоб у вас тут кухня была?
Tek bir şey daha söyle ve suratın bu ağaç gibi olsun.
Скажи хоть слово, и твое лицо кончит как это дерево.
Bu gece buna bir son vereceğim, ne pahasına olursa olsun.
Я собираюсь положить конец этому прямо сейчас, будь что будет.
Her zaman sikim olsun istemiştim, sonra da "neyi bekliyorsun?" dedim.
Я всегда хотела иметь член и вот подумала "Чего же я теряюсь?"
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert