Exemplos de uso de "yıldızların" em turco
Oğlumu bir cankurtarana bindirip onu yıldızların ötesine göndermenin vereceği ıstırabı hayal dahi edemem.
Я не могу представить, как тяжело отправить своего сына путешествовать меж звезд.
Yıldızların boyutlarına göre aralarındaki mesafeler çok büyük olduğundan iki galaksideki en azından birkaç yıldız gerçekten de birbirleriyle çarpışacak.
Расстояние между звездами настолько велико по сравнению с их размерами, что вряд ли какие-либо звезды галактик столкнутся.
Yani, bu yıldızların hidrojen tayf çizgileri B sınıfı yıldızlar için normalden daha zayıfken, helyum ve karbon çizgileri daha güçlüdür.
Спектральные линии водорода этих звезд слабее, чем для обычных звезд спектрального класса B, а линии гелия и углерода сильнее.
Bu yıldızların yakınındaki gezegenleri gözlemlemenin bir yolu.
Это метод поиска планет возле соседних звезд.
Bu yöntem kümedeki yıldızların uzayda ortak bir hareket paylaştığı esasına dayanır.
Он основан на том, что звёзды в скоплении разделяют общие параметры движения в пространстве.
Ama Orion havuzunun sakin bölgesinde gizlenmiş bir alanda Hubble, gezegenlerin diğer yıldızların etrafında şekillendiğini doğruladı.
Внедрившись в звездную колыбель, Хаббл нашел подтверждение тому, что формирование планет проходит вокруг звезд.
Normal bir süpernova, Güneş 'imizden kat büyük yıldızların patlamasından ileri gelir.
Обычная сверхновая образуется от взрыва звезды, масса которой в раз больше солнечной.
Güneşin, Ayın ve yıldızların hareketleri yetenekli bilimciler tarafından incelenip gelecek hakkında önbilgiler çıkarılırdı.
По движению солнца, луны и звезд знатоки таких искусств могли предсказывать времена года.
Yalnızca ikimiz Cedar Woods'a gideceğiz. Yıldızların altında etrafta kimse yokken bir şişe şarap açacağız.
Поедем только вдвоем в кедровый лес, звезды, бутылка вина, никого вокруг...
Benim adım Sarah Jane Smith ve eskiden yıldızların etrafında seyahât ettim.
Меня зовут Сара Джейн Смит и когда-то я путешествовала среди звезд.
Herschel yıldızların başlangıçta birer dağınık alan olduğu, ama sonrasında yerçekimi kuvvetinin etkisiyle yıldız sistemleri gibi bir araya gelip kümeleştiği düşüncesini kabul etmiştir.
Гершель предположил, что изначально звёзды были разбросаны в пространстве, а затем в результате гравитационных сил образовали звёздные системы.
Evren'deki en hafif, en basit ve en çok bulunan element olan hidrojen yıldızların anahtar bileşenidir.
Водород, самый легкий, простой и распространенный элемент во Вселенной, - основной компонент звезд.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.
Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.
Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.
Anuncie