Beispiele für die Verwendung von "Что если" im Russischen

<>
Я должен со всей ясностью заявить, что если у нас не хватает медикаментов, мы будем говорить об этом вслух, несмотря ни на какие приказы министерства. Açıkça belirtmeliyim ki, eğer ilaçlarımız azalmaya / yetmemeye başlarsa, Bakanlar düzeyindeki emirlere bakılmaksızın sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz.
А что если, ты очень хорошо помнишь сон? Peki bir rüyayı tüm ayrıntılarıyla hatırlamak ne manaya geliyor?
А что если он опять захочет сбежать? Bir dakika. Tekrar kaçmaya çalışırsa ne olacak?
Что если Кевин хочет купить печенье у меня? Eğer Kevin benden kurabiye almak isterse ne olacak?
Что если он не появится? Eğer ortaya çıkmazsa ne olur?
Что если обряд никак не связан с этим озером? 'deki bir tarikatın o gölle ne ilgisi olabilir?
А что если дефектен любимый вам человек. Tabii bu kusurlu kişi sevdiğin biri değilse.
Что если миссис Ланкастер верила, что избежать проклятия невозможно? Ya Bayan Lancester lanetten kaçınmanın hiç bir yolunun olmadığına inanmışsa?
А что если бы тебе встретился социальный работник по пути сюда, что бы ты стал делать? Sosyal hizmet görevlisinin neredeyse gelmek üzere olduğunu biliyorsun o zaman ne yaptığını sanıyorsun? Lux'a araba kullandırttın.
Что если извинение не сработало? Özür işe yaramadıysa ne olacak?
А что если она выиграет? Ya bir de kupayı kazanırsa?
Что если у нас ничего не получится? Eğer, aramız bozulursa, ne olur?
Что если это все пропадет? Tüm bunlar bittiğinde ne olacak?
Что если Рим отправится в Форли через Флоренцию? Eğer Roma Forli'nin üzerine yürürse Floransa ne yapar?
Что если моя жизнь изменится, если говорить правду? Eğer kendimi keşfetmemin yolu gerçekleri söylemekten geçiyorsa ne olacak?
Мисс Шеппард, что если кто-нибудь врежется в вас? Bayan Shepher eğer biri size çarparsa ne olacak diyorum?
Что если мы с Вами продолжим дискуссию за бокалом Совиньон Блан? Bu konuyu, birer bardak Sauvignon Blanc eşliğinde konuşmaya ne dersin?
Но мы по-прежнему платим нашим адвокатам, так что если скажешь избирателям, что борешься, не соврёшь. Ama hala davayı yargıtay ikinci dairesine taşımaları için avukatlara para veriyoruz. Seçmelere hukuki savaş verdiğinizi söylemekte özgürsünüz yani.
Идея реформы состояла в том, что если ты все понял, то можешь это нарисовать. Bu reformun ana fikri şuydu: Bir çizgi çizebilmek için ilk önce her şeyi anlamak gerekir.
Международные исследования показывают, что если в совете есть хотя бы три женщины, вся культура начинает менятся. Araştırmalara göre, ki dünya çapında yapılan araştırmalardan bahsediyorum yönetimde üç tane kadın olduğu zaman kültür değişmeye başlıyor.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.