Beispiele für die Verwendung von "делала эти заявления" im Russischen

<>
Миссис Кин делала эти заявления с года. Bayan Keane bu demeçleri yılından beri veriyor.
Я рассмотрел эти заявления. O suçlamaların hepsine baktım.
И что ты там делала? - Sen orda ne yapıyordun?
После заявления В. Путина некоторые из блогеров старшего поколения назвали опыт норм ГТО одним из ужасов времен советского образования. Duyuru yapıldıktan sonra, daha yaşlı blogculardan bazıları olayı Sovyet Okulları'ndaki korkularından biri olarak anımsadılar.
Эти встречи показали, что инновационная деятельность берёт своё начало на уровне рядовых активистов, которым однако трудно обойтись без технической, лингвистической и социальной поддержки. Bu toplantılar yenilikçi çalışmaların taban halktan çıktığına bir örnek olmakta, fakat hâlen tekniksel, dilbilimsel ve toplumsal desteğe ihtiyaç var.
Наша любовь делала нас сильными. Bizi güçlü kılan şey sevgimizdi.
Знаю, те заявления были ужасны. Bilmez miyim! O iddialar korkunç.
Кроме того, ряд экспертов Международной группы по расщепляющимся материалам (МГРМ) обеспокоены тем, что эти процессы переработки могут повлиять на распространение ядерного оружия. Dahası, Bölünebilir Malzeme üzerine gerçekleştirilen Uluslararası Panel'de uzmanların çoğu, bu yeniden işleme sürecinin nükleer silahların yayılmasında bir etkisi olacağından endişe ediyorlar, çünkü Tayvan'ın harcanmış yakıt çubuklarının yeniden işlenmesi sonucu yaklaşık olarak ton plutonyum ortaya çıkacak.
Да, но она этого не делала. Evet ama Nora böyle bir şey yapmadı.
Заявления принимаем только по вторникам от до. Başvurular sadece Salı günü ila arası yapılıyor.
На индейских языках разговаривает приблизительно миллион человек по всей стране, эти языки можно встретить в учебных заведениях, на рынках, в общественном транспорте и в Интернете. Ülkenin her yanında yaklaşık milyon kişi tarafından konuşulan bu diller ile sınıflarda, marketlerde, toplu taşımada ve internette karşılaşılabilir.
О, нет, нет, нет. Я не делала этого. Ah, hayır, hayır, hayır, hayır, yapmıyordum.
Президент рассматривает данные заявления как личное дело между ним и Первой Леди. Başkan bu iddiaları kendisiyle First Lady arasında şahsi bir durum olarak değerlendiriyor.
Как можно молчать, когда знаешь, что эти преступления против человечности совершаются по вине ужаснейшего экономического курса? İnsanlığa karşı işlenilen bu suçların ekonomik bir gündem yüzünden olduğunu bilerek nasıl sessiz kalınabilir?
Я даже ничего не делала. Daha bir şey yapmamıştım bile.
Нам нужно больше чем просто заявления сверху. Нам нужно направление! İdareden sadece bir bildiri yetmez, bizim yönetime ihtiyacımız var.
В прошлом году, после его переизбрания, эти показатели составляли процентов и процентов соответственно. Geçen yıl, Alckmin'in yeniden seçilmesini takiben, bu rakamlar sırasıyla yüzde ve yüzde'tü.
Раньше я такого не делала. Daha önce yapmadığım bir şeydi.
Пресса просит официального заявления. Basın açıklama yapmanızı istiyor.
Все эти конфликты продолжаются, и конца не видно. Народ Джибути боится, что террористические акты будут процветать на их земле, как это происходит в соседнем Йемене. Bu çatışmalar yakın zamanda bitmeyecek gibi görünürken, Cibutililer Yemen'e komşu olmalarından dolayı terörist saldırılarının kendi topraklarına sıçramasından korkuyor.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.