Beispiele für die Verwendung von "на руках" im Russischen

<>
Зачем сдаваться, имея на руках все козыри? Tüm kozları elinde tutarken niye teslim olasın ki?
Просто картина себе на руках такой богини. Kendinizi harika bir tanrıçanın kollarında hayal edin.
Эти работы объясняют следы на руках Грэйди. Buradaki sanat eseri Grady'nin ellerindeki kalıntıları açıklıyor.
У него на руках кровь. Kan onun eline de bulaştı.
Ты вообще знаешь сколько микробов на руках? Ellerinde ne kadar mikrop olduğunu biliyor musun?
Ты хорошо смотришься с ребенком на руках. Kollarında küçük bir bebekle çok iyi görünüyorsun.
Она держала ребенка на руках. Yanında bir de çocuk vardı.
Следы пороха на руках Сассмана. Sussman'ın ellerinde barut izi var.
Умереть на сцене на руках у прекрасной женщины. Ahhh. Sahnedeyken güzel bir kadının elleri arasında ölmek.
Только если последние пару дней она ходила на руках. Birkaç gündür ellerinin üzerinde yürümediyse, botülizm olması imkânsız.
Выйдешь в двадцать два, чистеньким впереди будет целая жизнь и на руках твоих не будет крови. yaşında tertemiz bir geçmişle önünde koskoca bir hayat ve elleri kana bulanmamış bir genç olursun. Tamam mı?
Не с кровью этой девушки на руках. O kızın kanı eline bulanmışken, olamayacak.
Но там нет крови на руках. Ellerindeki kanlar hakkında bir şey yoktu.
Когда мы отбились, Джип пошел похоронить её, а я нес тебя на руках. Ben onlarla savaştıktan sonra, Jeep de annenin cesedini gömmeye gitti. Sonra seni kollarıma aldım.
Слушай, может, ты его в детстве редко на руках держала? Bebekken onu yeterince kucağında tuttuğundan eminsin, değil mi? - Ne?
Человек умирал у тебя на руках? Hiç kollarında bir adam öldü mü?
А на его руках, которыми он целыми днями пишет, нет мозоли на втором пальце. Belli ki kostüm amaçlı. Her gün yazmak için kullandığı ellerine gelince ikinci parmağında kalem nasırı yok.
Вообщем, все в твоих руках. O yüzden herkes senin peşinde olacak.
Для пацифиста на моих руках будет многовато крови, но всё нормально. Barış yanlısı biri olarak ellerime çok kan bulaştırmış olacağım ama iyi hissediyorum.
лет назад он был в моих руках. Yüz yıl önce onu bu ellerle tuttum.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.