Beispiele für die Verwendung von "рынке" im Russischen

<>
Хотя по официальному курсу маната к доллару это составляет более, 4 доллара, стоит отметить, что на чёрном рынке за доллар можно получить более манатов. Manat'ın Dolar ile resmi oranı ile 0 $'a denk geliyorken, kara markette doların manattan fazlaya denk geldiğini belirtmenin de önemi var.
А такое оружие стоит не дешёво на открытом рынке. Ve o silahlar serbest piyasada çok iyi fiyatlara satılabilir.
Для всех на этом рынке. Pazarda sadece onlar var zaten.
Чувак, ты знаешь сколько они стоят только на европейском рынке? Dostum, onların sadece Avrupa pazarında ne kadar ettiğini biliyor musun?
человек умерло на рынке в Багдаде вчера. Dün Bağdat'ta bir markette yetmiş kişi öldü.
Эти капсулы на чёрном рынке стоят целого состояния. Bu küçük haplar kara borsada bir servet eder.
Это лучший металл на рынке. Pazardaki en iyi metal bu.
И да, Томас много сделал для нас на биржевом рынке. Ve evet, Thomas borsada bizim için çok iyi para kazanmış.
Мы ищем бизнесмена, который продает части трупов на черном рынке. Kadavraları çalıp, bunları kara markette satan bir iş adamını arıyoruz.
На чёрном рынке есть всё. Her şey kara borsada var.
Кто обокрал моего отца на рынке? Kim o pazarda babamla dalga geçen?
Теперь мы думаем, что больше половины всех украденных произведений на черном рынке проходит через его руки. Şimdi tüm çalınmış sanat çalışmalarının ve kara borsa mallarının yarısından çoğunun, onun organizasyonu olduğunu ifade ediyoruz.
Самый надежный замок на рынке сегодня. Bugün piyasadaki en açılmaz kilit sistemi.
Но хрустальный шар, служивший Полу на рынке ценных бумаг, иногда подводил его в жизни. Ama borsada Paul'ün bu kadar işini gören kristal küre, ev civarında onu bazen yüzüstü bırakıyordu.
Он понимает, сколько такая программа будет стоить на свободном рынке. İnsansız hava aracı hackleme programının pazarda ne kadar edeceğini fark etti.
Любому, кто может разогнать компьютер до такой скорости, обеспечено светлое будущее на рынке ПК. Bir makineye bu kadar kısa sürede hız kazandırabilen birisinin PC piyasasında parlak bir geleceği var demektir.
Накануне я случайно встретил его на рынке в Иерусалиме. Onunla şansa bir gün önce Kudüste bi markette karşılaştık.
Доверие на рынке в историческом минимуме, а ты чем занимаешься? Piyasada itimat hiç olmadığı kadar düşük. Peki sen ne iş çeviriyorsun?
Было какое-то нападение на рынке. Pazar yerinde birtür saldırı olmuş.
Посыльный барона Прайса ожидает вас на рынке. Baron Pryce'ın temsilcisi sizi pazar yerinde bekliyor.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.