Beispiele für die Verwendung von "своего дядю" im Russischen

<>
Руперт только навещает своего дядю. Rupert, amcasını ziyarete gitti.
Я тебе рассказывал про своего дядю Сэла? Sana daha önce Sal amcamdan bahsettim mi?
Ты своего дядю трахнул бы! Sen olsan, amcanı becerirdin!
Следующий раз будешь слушать своего дядю Итона. Bir dahaki sefere Ethan Amca'nın sözünü dinlersin.
Но, может быть, ты не черезчур крут и обнимешь своего дядю. Ama, sanırım o kadar da havalı değilsin. En azından amcana sarılmayacak kadar?
В 1334 году царь Георгий V наделил своего дядю по матери - Саргиса II из рода Джакели - титулом атабега, который его потомки носили до XVII столетия. 1334'te Gürcistan kralı V. George, Samtskhe'yi yeniden bir Gürcü diyarı haline getirdi ve dayısı II. Sargis Cakeli'ye (1306-1334) 17. yüzyıla kadar veraset yoluyla devam edecek olan atabeg makamını bahşetti.
Даа. Моего дядю звали Кушман Армитедж. Evet, amcamın adı Cushman Armitage'dı.
Испугавшись неизвестного звука, оно даже может убежать, оставив своего детёныша. Sesten ürktükleri zaman, küçük yavrularını bile bırakıp kaçabilirler.
Ты спас дядю Хаба? Освободил его с золотом в руках? Hub amcamı kurtardın, o arada yüzlerce kilo altın mı taşıyordun?
Можем в автобусе в полный голос обсуждать свои проблемы с гинекологом.... Аргентинцы часто обращаются к психоаналитикам, так что можно часто услышать кого - нибудь, анализирующего жизнь своего партнера ". "Yüksek sesle konuştuğumuz için mi, yoksa dar görüşlü insanlar olmadığımız için mi bilmiyorum. Otobüsteyken, bir jinekologla yüksek sesle konuşabiliriz.... Arjantinliler psikanalize tabi olurlar, birinin partnerinin hayatıyla ilgili analiz yapıyor olduğunu duymak yaygındır."
Я пришёл проведать дядю. Amcamı görmeye gelmiştim ben.
Я убила своего малыша и теперь его нет! Öz bebeğimi öldürdüm ve şimdi bebeğim artık yok!
Ваш папа просит дядю Джамала почтить память погибших при газовой атаке в Маане. Baban, Jamal amcanın Ma 'andaki gaz saldırısının yıl dönümünü tanımasını istiyor.
Пол и Мэри Элис Янг похитили его и воспитали как своего. Paul ve Mary Alice Young onu kaçırıp kendi çocuklarıymış gibi büyütmüşler.
Твой отец убил моего дядю. Senin baban benim amcamı öldürdü.
Она даже боялась своего сына. Hatta kendi oğlundan bile korkuyordu.
Папа ищет дядю Джареда. Baban Jared Amcayı arıyor.
Последний путь старой шимпанзе совершался в величайшей серьезности, как будто она хоронила своего единственного ребенка. kıllı maymunun cenaze töreni, büyük bir ciddiyetle yerine getiriliyordu, kendi çocuğunun cenaze töreni gibiymişçesine.
Я хотел спросить дядю Итона о его сабле. Ethan Amca'ya süvari kılıcını ne yapacağını soracaktım da.
Дипломат может защитить своего ребёнка, а электрик нет. Diplomat oğlunu istediği gibi koruyor, ama elektrikçi koruyamaz.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.