Beispiele für die Verwendung von "свою роль" im Russischen

<>
Ты все еще не поняла свою роль? Kendi rolünü hâlâ anlamadın, değil mi?
Зеедорф сыграл свою роль в победах "Аякса" в Чемпионате Нидерландов 1994 и 1995 года. Kariyerinin ilk yıllarında Ajax'ın 1994 ve 1995 yıllarındaki Eredivisie şampiyonluğunda rol oynadı.
Она играет свою роль. O rolünü oynamaya başladı.
Понимаешь свою роль в этом? Bu işteki rolünü anlıyor musun?
Ды сыграл свою роль в плане очень даже хорошо. Bu akşam planın üzerine düşen kısmını gerçekten iyi oynadın.
Личные причины тоже сыграли свою роль. Kişisel etmenler de rol oynadı tabii.
Она счастлива. Она хорошо сыграла свою роль. Mutlu, üzerine düşen rolü iyi oynadı.
Джибути представляет собой маленькую страну на границе Африки и Аравийского полуострова, играющую важную роль в борьбе Запада против джихадизма. Afrika ve Arap Yarımadası'na sınırdaş küçük bir ülke olan Cibuti, Batı'nın cihatçılık ile mücadelesinde önemli bir rol oynuyor.
В центре другой дискуссии оказались права местных общин на размещаемый в интернете контент: должны ли интернет - активисты спрашивать разрешения у старейшин и лидеров общин, и если должны, то в каких именно случаях, и какую роль в урегулировании подобных вопросов смогло бы сыграть использование свободных лицензий. Bir başka konu ise internete yüklenen içerikler ile ilgili topluluk haklarıydı, aktivistlerin yaşlılardan veya başkanlardan izin alması veya almaması gerektiği, hangi koşullarda olacağı ve açık lisansların konuya nasıl dahil olabileceği idi.
Сейчас ты тоже играешь роль? Şimdi de rol yapıyor musun?
Именно здесь мой друг из деревенского магазина сыграл свою нечаянную роль. Kasabadaki o dükkandaki arkadaşımın farkında olmadan parçası olduğu yer de burası..
Я пробовался на эту роль. Bu rol için seçmelere katılmıştım.
Я хочу дать тебе роль. Bu rolde seni görmeyi isterim.
"Вампир с душой будет играть ключевую роль в апокалипсисе". "Ruhu olan bir vampir Kıyamet'te en büyük rolü oynayacak."
У Дороти здесь не такая большая роль. Dorothy'nin bundaki rolü o kadar büyük değil.
Какова твоя роль, а? Senin rolün ne, ha?
Сыграю роль собственной жены. Karımın rolünü kendim oynarım.
Тогда ты и перед ним играешь роль. O halde babana karşı da rol yapıyorsun.
Но тебе важна все равно не роль. Ama senin derdin zaten rol değil ki.
Разыгрывая роль жены Чарльза Финли. Bayan Charles Finley rolünü oynamak.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.