Beispiele für die Verwendung von "что я чувствую" im Russischen

<>
Он не спрашивал меня, что я чувствую. Göreviymiş gibi görüyordu. Bana ne hissettiğimi sormadı bile.
Потому что я чувствую себя стриптизершей с Северного полюса. İçimden bir ses Kuzey Kutbu dansçısı gibi görünüyorum diyor.
Ты не думаешь, что я чувствую себя уязвимой? Ben savunmasız hissetmiyor muyum sanıyorsun? Bir yaşıma basıyorum!
Чёрт! Я чувствую себя лжецом! Kahretsin, kendimi yalancı gibi hissediyorum.
"Мам, тебе не понравится то, что я собираюсь сказать, но я все равно это скажу. "Anne, söyleyeceğim şey hoşuna gitmeyecek, ama bunu söylemek zorundayım.
О Господи, я чувствую себя больным! Oh, tanrım, kendimi hasta hissediyorum!
Я думаю, что я не одинока, когда говорю, что чувствую себя бессильной. Her şey Twitter'da bir haber tweetinde Sahir Abu Namous'un hikâyesini okurken başladı.
Ох, я чувствую себя ужасно. Oh, kendimi çok kötü hissediyorum.
То, что я успел увидеть во время этих мероприятий, удивило меня до глубины души: правительство даже не пытается начать переговоры с протестующими, но немедленно использует все доступные способы для подавления выступлений. Bu gösterilerde gözlemlediklerim beni hâlâ şaşırtmaya devam ediyor: Yöneticiler göstericilerle oturup konuyu tartışmak yerine, enerjilerini göstericilerin seslerini bastırmaya harcıyorlar. Nisan'te Taipei eylemi sırasında polis tahliyeye başladı.
В таком случае я чувствую угрозу. O zaman tehdit altında olduğumu hissediyorum.
Представьте, после всего, что я пережила, мне все еще снятся кошмары, в которых я теряю свой паспорт, и я просыпаюсь в ужасе. Düşünün, yaşadığım bütün olaylardan sonra hala pasaportumu kaybettiğimi rüyalarımda görüyorum, dehşet içinde uyanıyorum.
Я чувствую себя самодовольно. Ukala gibi hissediyorum da.
Сейчас все мое сопротивление состоит в том, что я держу арабскую книгу в аэропорту. Şimdi en büyük direniş eylemim, bir hava alanında Arapça bir kitabı elimde tutmak haline geldi.
Я чувствую себя неловко, Кэролайн. Kendimi pek rahat hissetmiyorum, Caroline.
Должна признаться, что я узнала о Чилапе, также как и Айотцинапе из новостей об их погибших, жестоко убитых и исчезнувших людях. Los Rojos suç örgütü üyelerini arayan ve dört gün önce ilçenin yönetimini ele geçiren kişiler en az kişinin daha kaçırılmasından sorumlu.
Я чувствую запах старухи. Yaşlı kızın kokusunu alabiliyorum.
Потому что я испортила всем вечер? Herkesin gecesini berbat ettiğim için mi?
Я чувствую ее наверху. Üst katta olduğunu hissediyorum.
А поскольку вы все прекрасные и трудолюбивые люди, я скажу вам, что я сделаю. Bu kadar iyi ve çalışkan olduğunuz için, ne yapaağımı söyleyeyim. Bu gece bütün biletler bedava.
Я чувствую свежий воздух! Temiz havanın kokusunu alabliyorum.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.