Beispiele für die Verwendung von "Örneğin" im Türkischen mit Übersetzung "например"

<>
Örneğin, Trip Hansen yeni yönetici olduğu ofisi ile hava atıyor. Например, клерк Хэнсон хвастался своим новым офисом в пентхаузе. Ого.
Örneğin altı kere altı, otuz altı. Например, шестью шесть - тридцать шесть.
Örneğin, eğer bir DNS sunucusu varsa 53 numaralı porta bir DNS sorgusu göndermek bir yanıtla sonuçlanacaktır. Например, отправка запроса DNS на порт 53 приведёт к ответу, если по запрашиваемому адресу имеется DNS-сервер.
Örneğin, çocukken bir odada tek başıma kalmam imkansızdı. Например, ребенком я боялся оставаться один в комнате.
yılında örneğin Normandiyalılar Halley Kuyruklu Yıldızı'nın geçtiğine tanık oldular. Например, в году нормандцы видели появление кометы Галлея.
Örneğin şu an işitme duyum oldukça hassas durumda. Например, сейчас мой слух кажется слишком острым.
Ve sonra, sahip olduğu her başarı, örneğin, Büyük Suçlar, tamamen dağıtılır. А после этого, все его достижения, например, отдел ООП, будут раскритикованы.
Örneğin, TLS, karşılıklı güvenilen bir sertifika otoritesi kullanarak taraflardan birini veya her ikisini de doğrulayabilir. Saldırı yöntemleri. Например, TLS может выполнять проверку подлинности одной или обеих сторон с помощью взаимно доверенного центра сертификации.
Vücudun belirli bölgelerinde, terin en büyük rahatsızlığa neden olduğu yerlerde, örneğin, bacaklarda, koltuk altlarında, ellerde bulunuyor. Используется на определённых участках тела, где пот вызывает наибольшие неудобства, например, на ногах, в зоне подмышек.
Örneğin, Yosemite Sam, Star Trek'teki Klingon'ların bir parodisi olan "K' chutha Sa'am" olur; Например, Yosemite Sam становится "K" chutha Sa "am", пародией на Клингонов из "Звёздного пути";
Örneğin, itfaiyeciler onu insanları dumanın içinden bulmak ve yangının merkezini tespit etmekte kullanırlar. Например, пожарные используют их для обнаружения в условиях задымления людей и установления очагов возгорания.
Örneğin bir müdürün cinsel lütufa karşılık size terfi vermeye söz vermesi. Например, менеджер предлагает вам повышение в обмен на какую-нибудь секс-услугу.
Örneğin CTS (ciphertext stealing) kipi birçok popüler kriptografik kütüphanede bulunur. Например, режим CTS () в стандарте не описан, но реализован во многих популярных криптографических библиотеках.
Örneğin, 1979 yılında Gossamer Albatross, İngiliz kanalını geçen ilk insan gücüyle çalışan hava taşıtı oldu. например, в 1979 году Gossamer Albatross стал первым аппаратом, приводимым в действие мускульной силой человека, пересёкшим пролив Ла-Манш, в 1981 г.
Örneğin, BIND 9.5.0-P1 ve daha üst sürümleri bu kontrolleri gerçekleştirir. Например, версии BIND 9.5.0-P1 и выше выполняют эти проверки.
Örneğin, ± 0,0025 × T hata payına sahip bir termokupl 1000 ° C'de ± 2,5 ° C'dir Termokuplların eskimesi. Например, термопара с точностью ± 0,0025 ? T имела бы точность ± 2,5 ° C при 1000 ° C.
Örneğin savaş Karartma Geceleri romanının arka planında yoğun olarak hissedilmektedir. Например, война отчётливо чувствуется на заднем плане романа "Затемнённые ночи" (тур. "Karartma Geceleri").
Örneğin, saldırgan, DNS sunucusundaki hedef web sitesinin IP adresini, kontrolü altındaki bir sunucunun IP adresi ile değiştirir. Например, злоумышленник подменяет IP-адрес целевого веб-сайта на данном DNS-сервере и заменяет его IP-адрес сервера под собственным контролем.
Örneğin, Uluslararası Uzay İstasyonu, Mercury MESSENGER, 2001 Mars Odyssey ve Mars Global Surveyor, nikel-hidrojen pillerle donatılmıştır. Например, МКС, Messenger, Марс Одиссей, Mars Global Surveyor и MRO оборудованы никель-водородными аккумуляторами.
Sunucu, yetkili bir kaynaktan geldiğinden emin olmak için DNS yanıtlarını doğrulamalıdır (örneğin, DNSSEC kullanarak); Сервер должен правильно проверить DNS ответы, чтобы убедиться, что они принадлежат надежному источнику (например, с помощью DNSSEC);
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.