Beispiele für die Verwendung von "Futbol takımının" im Türkischen

<>
Sanırım futbol takımının kaptanı ile çıkıyorum. Я встречаюсь с полузащитником футбольной команды.
"Kokarca" şu anda bir lisenin futbol takımının koçu. Вонючка сейчас тренер местной команды из университета, по футболу.
Mesela Wayne, futbol takımının kaptanı. Например, Уэйн. Капитан футбольной команды.
Ve futbol takımının yıldızı. Практически звезда футбольной команды.
Futbol takımının oyun kurucusuyla çıkıyordum, Cheerios'ların kaptanıydım. Я встречалась с квотербеком футбольной команды, была капитаном черлидеров.
Lise futbol takımının kaptanı? Капитан школьной футбольной команды?
Mike futbol takımının mihenk taşıdır. Майк был менеджером футбольной команды.
27 Temmuz 1998'de Türkiye 21 yaş altı millî futbol takımının başına geçti. 27 июля 1998 года Четинер был назначен главным тренером молодёжной сборной Турции.
16 Şubat 1964, Salvador, Brezilya) Brezilya millî futbol takımının eski forvet oyuncusu. 16 февраля 1964, Салвадор, Бразилия) - бразильский футболист.
Emekli olduktan sonra 1939 ile 1960 yılları arasında Arjantin millî futbol takımının teknik direktörü oldu. После завершения карьеры Стабиле тренировал национальную сборную Аргентины с 1939 по 1960 год.
Bir İngiliz vatandaşı ve futbol taraftarı olarak, dünyanın her köşesinde kitlesel olan futbola nispeten Filipinler'de basketbolun bu kadar rağbet gördüğü konusunda her zaman şaşmışımdır. Как англичанин и фанат футбола, я всегда немного удивлялся, почему баскетбол настолько здесь популярен, в отличие от футбола, который широко распространён в остальной части мира.
Dina, sen basketbol takımının kaptanı mıydın? Дина, ты была капитаном баскетбольной команды?
Hadi futbol hakkında konuşalım. Давай поговорим о футболе.
Yüzme takımının kaptanı, Mayfield High... Капитан команды пловцов, Мэйфилд Хай...
Araba yıkamaya. Yeni futbol üniformalarımız için para topluyoruz. На автомойку собирать деньги на новую футбольную униформу.
Bence, daha çok basketbol takımının yıldız oyuncusunun ona özel muamele yapması çok hoşuna gidiyor. Ну, мне кажется, ему нравится, что звезда баскетбольной команды с ним дружит.
Bir saat kadar sonra oğlumun futbol maçı başlayacak. У моего сына через час начнётся футбольная игра.
Hayır, sen okul takımının kaptanı ve okulun en popüler erkeğisin. Это ты - капитан команды и самый популярный парень в школе.
Tıpkı benim bu futbol kostümünü giymem gibi. Как я, надев этот футбольный костюм.
Su topu takımının kaptanını dövmek mi? Что ты избиваешь капитана команды ватерполо?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.