Beispiele für die Verwendung von "Kapının dışında" im Türkischen

<>
Kapının dışında bekliyor. Çok da telaşlı. Она за воротами, очень взволнована.
Onu kapının dışında dolaşırken buldular. Они нашли его около ворот.
Şu kapının dışında. Tamam. Прямо за этой дверью.
İyi silahlanmış çok sayıda asker kapının dışında. Прямо за дверью стоят несколько вооружённых охранников.
Kapının dışında biri var. Там кто-то за дверью!
Kapının dışında iki silahlı görevli var. У твоей двери два вооруженных охранника.
Kapının dışında korumalar var. Охрана прямо за дверью.
Eylem kayda alınırken sanatçı yanan kapının önünde duruyor. Художник Петр Павленский позирует журналистам на фоне горящей двери здания ФСБ.
Fakat bu sefer, bu popüler Facebook sayfasının ardındaki gençler Yangoon'un dışında kalan Myanmar halkının durumu hakkında daha fazla şey bulmayı umuyor. Однако сейчас тинейджеры, принимающие участие в этом известным Facebook - проекте, планируют узнать больше о положении жителей Мьянмы за пределами Янгона.
Kapının yerini biliyorum. Birkaç kez kullanmıştım. Я знаю, где здесь дверь.
Böylece hareket etme özgürlükleri, okuma şansları ve ev dışında işte çalışma olanakları yok edilmekte. В итоге они теряют свободу передвижения, шанс на образование и, в большинстве случаев, право на работу вне дома.
Kapının dışına birini dik. Поставьте охранника за дверью.
Bu benim kontrolümün dışında. Это вне моего контроля.
Poşetteydi, kapının önünde. В пакете. Перед дверью.
Seninle çalışmak dışında mı? Кроме работы с тобой?
Kapının yanına yemek bırakıyorum, fakat o istemiyor... Я оставляла под дверью, он не хотел...
Ama ben okul dışında pek konuşan biri değilim. Но не мне говорить от лица моего колледжа.
Kurban, cam sürgülü kapının üstüne düşmüştü. Bu yüzden de her yer kan olmuştu. Жертва, падая, разбила раздвижную стеклянную дверь, так что кровь была повсюду.
Philip, Ark dışında araştırma mı yapıyor? Филип проводит своё исследование, вне Центра?
Quinn arka kapının tekme ile kırılmış olduğunu söyledi. Куинн сказал, что задняя дверь была выбита.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.