Beispiele für die Verwendung von "Pek çok" im Türkischen

<>
Pek çok kişiyle tanıştım. Ve sen gözüme pek tanıdık gelmedin. Я встречал много людей, и ты не особо выделился.
Sanırım gerçekliği arz etmenin pek çok yolu vardır ve hayal kurmak kesinlikle bunlardan biridir. Думаю, есть много способов улучшить реальность. И мечтания - один из этих способов.
Pek çok gücün var, Clark, ama son baktığımda, uçmak onlardan biri değildi. У тебя много способностей, Кларк, но умение летать в этот список не входило.
Pek çok adı ama tek bir amacı vardır. Он имеет много названий и только одно предназначение.
Henry, David'le ikimiz pek çok konuda ayrı düşüyoruz ama bu konuda ikimiz de hemfikiriz. Генри, у нас с Дэвидом много разногласий, но в этом мнении мы сходимся.
Eski Dünya'nın pek çok garip ritüeli varmış. В старом мире было много странных ритуалов.
Pek çok arkadaşım ve iki mükemmel köpeğim var. У меня много друзей и две замечательные собаки.
Ne diyorsam onu yapın, yoksa pek çok kişi ölecek. Сделайте, как я сказал, иначе погибнет много людей.
Burada pek çok huzursuz geceler geçirdim, anne. Мам, я провел много беспокойных ночей здесь.
İyi, itiraf etmem lazım ki, pek çok kız bunu söyler. Ну, я должен признать, что достаточно много девушек говорят так.
Dünyanın pek çok yerinden, her yaştan insan şehri farklı bir bakış açısından daha iyi tanıyabilmek için En Kötü Turlara katılmış. Люди всех возрастов, активисты или нет, приезжающие из разнообразных стран, например, Австралии, Таиланда и Германии, кому просто хотелось взглянуть на город с другой стороны, присоединились к The Worst Tours.
Ekim ayının sonunda Guangzhou'da hafta sonu düzenlenen ilk Çin - Rusya İnternet Medya Forumu'nda Rusya ve Çin'den pek çok resmi görevli ve üst düzey medya figürü bir araya geldi. В последние выходные октября чиновники и заметные деятели медиасферы из России и Китая встретились в Гуанчжоу на первом в истории российско - китайском форуме интернет - СМИ.
Son birkaç gündür de pek çok şey yaşadı. И за последние дни она через многое прошла.
Pek çok konuda yetenekli olabilir, ama katil değildir. Он способен на многое, но он не убийца.
Elimizde pek çok seçeneğimiz var galiba. О, ну тут полно вариантов.
Cesedinin pek çok implantı varmış. У этого трупа много имплантов.
Pek çok kez âşık oldum. Pek çok acılar çektim. Я много раз влюблялся и много раз терпел боль.
Terapimiz pek çok insan için zorlu bir tedavidir. Наша терапия - непростое средство для многих людей.
Reddington geçmiş yıl içinde uluslarası pek çok geniş kapsamlı suça aracılık etmiş. Реддингтон был посредником в самых существенных международных криминальных операциях за последние лет.
Harlem'de, Watts'da, Philadelphia'da pek çok evladımız yalın ayak geziyor. Большинство наших детей ходят босиком в Гарлеме, Уоттс, Филадельфии.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.