Beispiele für die Verwendung von "Yolda" im Türkischen

<>
Su ve tarım konusunda birleşik komiteler gibi önlemler barış görüşmesine giden yolda iki taraf için de olumlu işaretlerdir. Образование совместных комитетов по водным ресурсам и сельскому хозяйству есть показатель положительных изменений на пути к мирным переговорам.
Bir çocuğu var, diğeri de yolda. Когда есть ребенок и другой на подходе?
Ayrıca o iyi meyhanecinin bize yolda yemek için yiyecek hazırlamaya can atacağından eminim. и я уверен, хороший трактирщик с радостью соберет нам еды в дорогу.
Sana bazı teknikler gösterip, yolda öfkeni nasıl dağıtacağını falan gösterebilirim. Я могу показать пару приёмов, чтобы умерить гнев на дороге.
Cennete giden yolda ilk adım daima cehennem olmuştur. Ёто всегда первый шаг на пути к раю.
Yolda yaralı insanlara rastladım, gerisini biliyorsunuz. По дороге увидел раненых Дальше ты знаешь.
Carl'ın kamyonu çoktan geldi, diğeri hâlâ yolda. Грузовик Карла уже прибыл. Второй еще в пути.
GPS radarını ve gerçek zamanlı uydu görüntüleme sistemini kullanarak bu yolda güvenle ilerlememizi sağlayacak tüm bilgilere sahibim. Используя GPS и картинку со спутника в реальном времени Я могу совершенно безопасно передвигаться по этим дорогам.
Quentin de onunla birlikte. Ama Doris hastaneye giderken yolda hayatını kaybetti. Квентин с ней, но Дорис умерла по дороге в больницу.
Bakın, arkadaşlarımız yolda, tamam mı? Смотри, твои друзья идут, ок?
Ve yolda her odayı kontrol et. И проверь каждое помещение по пути.
Evde iki yaşında bir çocuğumuz var, biri de yolda. У нас есть -летний ребенок, скоро еще один будет.
Savaş, Avrupa'yı kırıp geçirmeye devam ediyor. Ama yardım yolda. Война продолжает терзать Европу, но помощь уже в пути.
Lance Coleman uçağını kaçırmasa o yolda olmazdı. Yani iki kurbanın da yolu şüpheliyle burada kesişti. Лэнс Коулман не оказался бы на этом шоссе, если бы не опоздал на самолет.
Görüyorsun Alice, koştum, koştum ve koştum, ve yolda unutmadığım bir planım vardı. Понимаешь, Алиса, я всё бегу, бегу. И нельзя мне сбиться с пути.
Yazman gereken bir ifade ve yolda bir bebek. Тебе нужно написать заявление, ребенок на подходе.
Karşıda oturan kadının dediğine göre dün yolda park etmiş yeşil bir araba varmış. По словам женщины через дорогу вчера была припаркована зеленая машина на подъездной дорожке.
Hiç şüphesiz, Nurburgring'de geliştirilen arabalar normal yolda işe yaramaz. Нет сомнений, машина разработанная на Нюрбургринге бесполезна на дороге.
Silah açık bir şekilde James Woods'u öldürmek için ayarlıydı ama yolda Stephanie duruyordu. Из пистолета однозначно хотели убить Джеймса Вудса, но на пути оказалась Стефани.
Ölümcül trafik kazalarının çoğu ev ile iş arasındaki yolda olur. Самые страшные автомобильные аварии случаются по дороге с работы домой.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.