Beispiele für die Verwendung von "daha kolay" im Türkischen

<>
Ama bunu odanızda dile getirmek daha kolay olurdu. Но будет проще представить его в вашем кабинете.
Demek istediğim şu ki daha kolay hedeflerin peşine düştünüz. Суть в том, что вы нашли легкие цели.
Tek kişiyi kaçırmak iki kişiden daha kolay. Проще вынести одного человека, чем двоих.
Gerçek bir insandan kimlik yaratmak daha kolay. Проще создавать личность на основе реального человека.
Yabandomuzlarıyla daha önce de savaştık. Onları öldürmek Moro ve kurtlarını öldürmekten daha kolay. Если в лесу вепри, это удобнее, с ними будет легче сладить.
Gittikçe daha kolay olarak; hayal ve gerçeklik geçmiş ve şimdiki zaman arasında sürüklendim. Я дрейфовал между фантазиями и реальностью, между прошлым и настоящим с нарастающим облегчением.
Senin için resimleri daralttım, böylesi sanırım daha kolay olur. Я предварительно отобрала снимки, так что тебе будет проще.
Kendini asması bile daha kolay olurdu. Ну как? Ему легче повеситься.
Tam tersi yerine modeli resime uyarlamak daha kolay. Приблизить модель к картине проще, чем наоборот.
Zamanla daha kolay oluyor. Со временем становится легче.
Hem daha güvenli hem ziyaretçi listesini kontrol etmek daha kolay hem de medyanın içeri girmesi mümkün değil. Это безопаснее, намного легче контролировать список гостей, и пресса не имеет доступа в это место.
O yüzden kendi başımıza yapsak daha kolay olur. Будет проще, если мы сделаем это сами.
Hayat arkadaşsız daha kolay. Без друзей легче жить.
Evet, "geçmişlerimiz" havuzlarımızda yüzmese ya da akşam yemekleri hazırlamasa her şey daha kolay olurdu. Да, просто сложно, когда наше прошлое плавает в наших бассейнах, и готовит нам ужин.
Sadece baksak daha kolay olmaz mı? А не легче просто посмотреть?..
Kanatlarımı kazanmanın daha kolay bir yolu olmalı. Должен быть какой-то другой способ получить крылья.
Pekala, daha kolay hale getireceğim. Хорошо, я сделаю всё проще.
Siz ve Bayan Shaw daha kolay sinirlenen müşterilerini ziyaret edebilirseniz isimlerini ve adreslerini size giderken veririm. Вы с мисс Шо должны посетить его самых вспыльчивых клиентов. Я пришлю вам адрес по пути.
Çiftliği daha kolay bulabiliriz. Ранчо будет легче найти.
Fidyeyi daha kolay ödeyemeyiz? Мы просто заплатим выкуп?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.