Beispiele für die Verwendung von "eleştirmeni değilim" im Türkischen

<>
Ben bir suç-muhabiriyim, film eleştirmeni değilim. Я криминальный репортер, а не кинокритик.
Kimseye bir şey açıklamak zorunda değilim. Я не собираюсь никому ничего объяснять!
Yemek eleştirmeni numarası yapmıştın. Ты притворилась ресторанным критиком.
Hayır, ırkçı değilim ama kahrolası bir zenci gibi kullanıyorsun! Şuraya bak! Я не расист, но ты ездишь, как самый настоящий черномазый придурок!
Hep yapmak istediğin gibi. Rick, zaten pek başarılı bir müzik eleştirmeni sayılmazsın. Рик, это всё равно лучше, чем быть даже очень хорошим критиком.
o kadar aç değilim. Я не очень голоден.
Dostu ise korsan temalı çocuk edebiyatı eleştirmeni. Он - критик детской литературы о пиратах.
Ederini verin yeter, aç gözlü değilim. И недорого возьму, я не жадный...
Tiyatro eleştirmeni Oona Marconi mi? Уна Маркони, театральный критик?
Sana harita çizecek değilim. Карту нарисовать не могу.
Ne yani şimdi de sanat eleştirmeni mi oldun? "так, что, теперь ты искусствовед?
Dürüst olmak gerekirse, kanunen uymamız gerektiğinden emin değilim. Я даже не уверен, что есть такой закон.
Eğitimini tamamladıktan bir yıl sonra yönetmen yardımcısı ve film eleştirmeni olarak kariyerine başladı. После института он работал помощником режиссёра и кинокритиком в течение года.
Bununla nasıl baş edeceğimize kafa yorsak daha iyi olur, Zira burda sizinle yaşama niyetinde değilim. Надо придумать, как нам выкрутиться, потому что я не планирую переезжать к вам сюда.
Ann Arbor, Michigan - 25 Ekim 2013, Manhattan) Amerikalı sanat eleştirmeni, profesör ve filozoftur. 1 января 1924, Анн-Арбор - 25 октября 2013, Нью-Йорк) - американский арт-критик, искусствовед, философ.
Buzdolabında not var mı diye bakmaya alışkın değilim de. Я не привык привык проверять холодильник на наличие записок.
Buna daha fazla katlanmak zorunda değilim. Я не собираюсь это больше терпеть.
Hayır, sıradan bir kaçakçı değilim. Нет, я не просто наркобарон.
Ben iyi uyum sağlayan biri değilim Dean. Я не могу приспособиться к такой жизни.
"Burası Fransa değil ve ben de senin gibi aptal değilim, Mary". dedi. "Здесь не Франция, а я не такая дура, как ты, Мария".
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.