Beispiele für die Verwendung von "hayatta kalacak" im Türkischen

<>
Diğer klanlar hayatta kalacak olanları seçti. Остальные кланы уже сделали свой выбор.
Kamp malzemeleri ve hayatta kalacak eşyalara ihtiyacı olan kaçak biri. Кто-то кому нужны всякие палатки и вещи, чтобы выжить.
Bu odadaki adamlar belki güneşin doğuşunu görecek kadar yaşamayacaklar, ancak torunlarımız hayatta kalacak. Люди в этой комнате могут не дожить до рассвета, но наши внуки выживут.
Halkım verimlidir, onlar hayatta kalacak! Мой народ плодовитый, он выживет!
Fetüs hayatta kalacak kadar güçlü degilse, bazen digerleri güçsüz olani emer. Если зародыш недостаточно сильный, чтобы выжить, другие иногда поглощают его.
Hayatta kalacak olan iki kişiyi belirlemek yine senin işin. И именно ты должен решить, кто избежит смерти.
Peeta hayatta kalacak, ben değil. Пит должен жить, не я.
Bu hayatta herhangi bir şeyi yapabilirsin. "- yaşlarında bir anne, yaşındaki oğlunun burnunu silerken. Ты можешь добиться всего в этой жизни ", - тридцатилетняя мама, вытирая сопли своему девятилетнему сыну.
Haziran'a kadar onlarca göçmenin kalacak yeri yoktu. К июня у нескольких десятков мигрантов всё ещё не было крыши над головой.
Bir insanı gerçek hayatta takipten çıkamıyor muyuz ya? Я могу отписаться от человека в реальной жизни?
Blog yazılarında küfür, uyuşturucu kullanımına teşvik veya dini hassasiyeti rencide etmek gibi kullanımlarda bulunan kişilere para cezası kesmek ile pek önem vermeyen hukuki yaptırım nedeniyle Rus blogger yasası ihlalleri cezasız kalacak. Нарушения российского закона о блогерах остаются безнаказанными, так как правоохранительные органы, видимо, мало заботятся о наложении штрафов на тех, кто использует маты, пропагандирует использование наркотиков или оскорбляет чьи - либо религиозные чувства во время блогинга.
Ama ben onu durdurdum ve onlar hayatta. Но я его остановил, дети живы.
Artık bizimle mi kalacak? Он теперь останется здесь?
Başka bir hayatta görüşürüz, Hurley. Увидимся в другой жизни, Хёрли.
Shane ve Dylan ile burada kalacak. Она остается с Шейном и Диланом.
Oswald Danes'in hayatta kalmasının çok daha büyük bir hikayenin içindeki, ilk olay olduğu ortaya çıktı. То, что Освальд Дэйнс выжил, стало первым случаем в череде гораздо более интересных событий.
Yine de yüzük sende kalacak. Но зато тебе колечко останется.
Dışarıda tek başımıza hayatta kalamayız. Мы не сможем выжить снаружи.
Bir süre bizimle kalacak. Она с нами поживет.
Bu dron, kolektif dışında hayatta kalamaz. Этот дрон не может выжить вне коллектива.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.