Beispiele für die Verwendung von "ilgili bir" im Türkischen

<>
Vefat eden kral ve yerine gelen kralın yaşlarıyla ilgili bir karışıklık vardı. Также была путаница в отношении возраста умершего короля и его нового преемника.
Doğa İklim Değişikliği ile ilgili bir çalışma, artan hava sıcaklığının şimdiden Hindistan'da işgücünün kapasitesinin düşmesine neden olduğunu ortaya koydu. Исследования Nature Climate Chang показали, что изменения погоды уже ограничили трудоспособность людей в Индии.
İşte günün gidişatı ile ilgili bir kaç tweet: Ниже собраны некоторые твиты, опубликованные в течение дня:
Bununla ilgili bir şey yapabilir misin? Из этого можно будет что-то вытащить?
Spa merkeziyle ilgili bir şeyler mi duydum? Я что-то слышал про поход в СПА?
Murray, bugün toplantıda grupla ilgili bir şey konuşulacak mı? Мюррей, а в сегодняшнем собрании что-нибудь относится к группе?
Gerçekle ilgili bir şey bildiğim yok! Я ничего не знаю о правде.
Annesinin öldürülmesiyle ilgili bir şey söyledi mi? Она сказала что-нибудь об убийстве своей матери?
Christine olayla ilgili bir şeyler bilen bir kaynağı korumaya çalışıyor olmasın? что если Кристин покрывает источник, который знал что-то об этом?
Belki ben de konuyla ilgili bir bilgi verebilirim. Возможно, я смогу добавить немного уместной информации.
Yoksa onunla veya ilişkinizle ilgili bir sorunun mu var? Есть что-то в нём, или что-то в отношениях?
Şu prensle ilgili bir şeyler yapmalıyım. Ты должна что-то сделать с принцем.
Birkaç hafta önce rehinelerle ilgili bir şey yapmıştım. Пару недель назад я закончила проект с заложниками.
Rüzgarla ilgili bir şeyler söylüyordunuz. Вы что-то говорили о ветре.
zaman makinası ile ilgili bir fikrim var. я тут кое-что придумала насчёт машины времени.
İnanılmaz bir yaratıktı ve onunla ilgili bir müzikal yapmak çok parlak bir fikir. Она была потрясающим созданием, и это великолепная идея сделать о ней мюзикл.
Otuzlu yaşlarımdaki ilişkilerimle ilgili bir kitap yazsam iyi olur. В мои лет мне надо написать книгу о свиданиях.
Gelen şeyle ilgili bir şey öğrenmiş mi? Она узнала, пришло ли туда что-то?
Ping-pong ile ilgili bir espri yapmalısın. Ты должна сказать что-то о пинг-понге.
Johnny D'yle ilgili bir ipucu bulduk. Мы напали на след Джонни Ди.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.